bir matem sardı ruhumu
karamsarlık yer beynimi
karanlık zındanda gönlüm
sensiz gurbet ellerinde
dertler etrafım sarıyor
çok güzeller gördüm sana benzemez
sendeki güzellik gülde bulunmaz
bülbül görse seni gülüne konmaz
sendeki güzellik başka güzellik
semada yıldıza gökteki aya
yılların hasreti öldürdü beni
uzatsam elimi tutamam seni
daha göremedim mutlu bir günü
bir çıkmazda ruhum yitirdi yönü
ne kadar dayanır bu garip gönlüm
Ay yükseliyor gök yüzü berrak sayısız yıldızlar ışıl ışıl gece sakin kırlar renga renk çiçekler masum huzurlu bir sessizlik sarmış her yanı her şey tatlı bir uykuda mışıl mışıl bir ben uyumuyorum birde ateş böcekleri her tarafta yüzlerce yanıp sönüyor durmadan gök yüzündeki yıldızlara nisbet yaparcasına
Ben ben üzgünüm ben yalnızım ay ışığının aydınlattığı kırlarda geziniyor gözlerim bir süre takılıyor bir ateş böceğine dalıyor öylece ateş böceği yanıp sönüyor birden doluyorum ağlamak geliyor içimden nedeni belli nedensiz olmaz sen yoksun yanımda yalnızım tek başıma ama ağlayamıyorum korkuyorum gecenin huzurunu bozmaktan ateş böceklerini ürkütmekten hıçkırıklarım yüreğimde düğümlenirken bir kaç damla yaş sessizce süzülüyor yanaklarımdan gecenin huzurunu bozmadan ateş böceklerini ürkütmeden düşüyor çimlerin üstüne bir çiğ tanesi gibi usulca
Kanıyor yüreğin kölecioğlu derinden usul usul sessizce yar yanında yok kaldın bir yetim gibi çaresizce
sende mürvet sende saadet
olursan yar bana kısmet
yüreğine sorda hisset
deme biraz daha sabret
bak hastayım hasretinden
mest hane kömür gözlüm mest hane
güzelliğin deli gönle mest hane
ne gül gonca ne lale nerğiz ne manolyada
numune güzel gözlüm güzelliğin numune
ne kırmızı ne kara nede pul biber
buz beyazı hoş kokulu nane güzelliğin
bir umut azim dolu heyecanlı
kör karanlık dehliz zifiriliğinde
ipil ipil ışık aydınlık günleşmeye hazır
kök salmaya gebe tohum
çınarlaşıp asırlaşmaya
ah sevdamız ah
sönmez bir ateşin alevindeyim
yanıyor yanıyor küle dönüyorum
savrulup rüzğarla dağılıyorum
tüm dağlara bütün ovaya
gönülde sevdama hüküm fermanın
verde şu fermanı olsun dermanım
yüreğimde derde keder katarım
hasret pazarına çıkar satarım
yokluğun gurbetim hemde vatanım
sancı dolu derde au katarım
bahçeyi gül nameyi bülbül
feryadı figanda dil
bil sen bunu bunu sen bil
bil suna boylum bunu bil
mehtap on dört zührede dur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!