Konuşamıyorum...
Dilime zincirler bağlanmış
Ellerini bıraktığımda...
Ne vazgeçebilirim,
Ne de gönlümü avutabilirim...
Sevgi öyle yücelmiş ki,
Sustuğun anda sesine karışır sesim
Kelimelerim birbiri ardına gelir
Sesinde anlam bulur bu anlamsız sesim
Sustuğun anda sessizce gidesim gelir
Hatıralar bir hançer seni arar sesim
Her gece bir yorgunluk olur üzerimde
Gözlerimi sararken bir perde kapkara
Aklım gider uzaklara hatıralarda
Sonra uyurum ve uyanırım sabaha
Ya zehir olur rüyalarda ya da merhem
Gecenin sessizliğinde şarkılar söylerdim sana
Sabahlara uyanırdım ellerinin yokluğunda
Seni arardım bana yakın görünen yıldızlarda
Oysa bilmezdim yüreğin benden çok çok uzaklarda
Düşler sokağında yürürdüm ellerimde zincirler
Günleri sayamaz oldum
Aylar, yıllar deyip geçiyorum
Yine de…
Geçemiyorum gözlerinden
Her köşe başında yokluğun…
Yalanlarla doluyum
Dalımdan düşen her yaprak katleder beni
Bilmem ki buna vesile esen rüzgâr mı
Yoksa iç çekişlerimle yiten ömrüm mü
Ben toprağıma bu kadar bağlanmış iken
Bilmem ki hasret nedendir can pınarına
Yokluğun dolanır durur içimde
Güncemde adın çağlanır anbean
Hesapsız bir soluk misali saran
Bakışın terk edilir gözlerimde
Unutulmuş bir anı defterinde
Sessiz gidişini bir yalan sandım
Avuttum bahçemdeki güllerimi
Tatmadım hiçbir an ihanetini
Ayrılığı hatalarımdan saydım
Yalnızlığıma alışmayı bildim
Adını yasak etmişim dilime
Susturmuşum en azılı özlemlerimi
Bin parça halindeki kalbimi
Yâr ben sende bırakmışım
Gülüşünü saklımda bilmişim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!