Neyden vazgeçmedim geçmesem senden
Diktiğim kuleyi yıkar giderim
Tarttım kararımı vermedim birden
Bir şiir arıyorum hayale daldıracak
Uçurumun dibinden zirveye kaldıracak
İçimde kaybettiğim besteyi çaldıracak
Yüreğimi kanatan gül dalında hâr mıdır?
Düşle takas etmeye şiiriniz var mıdır?
Düş terzisi geldi hanım kapınızda duruyor
Kalplerdeki yırtık sökük itinayla dikilir
Sihirli bir değnek ile zilinize vuruyor
Toplu iğne döküldüyse sürfile de çekilir.
İki yaka bir araya gelmiyorsa sorun yok
Ne bardağımda çaysın ne de tabakta simit
Sigaramı yakacak ne çakmaksın ne kibrit
Geleceğim yanına ellerimde dinamit
Hayalini adını sesini sileceğim
Kararım kesin bekle vurmaya geleceğim.
Göğsümde kuşkanadı çırpınıyor durmadan
Sen dokun yüreğime başka avcı vurmadan
Kan ağlatan hasretin zamanı durdurmadan
Etse beyhude figan vazgeçmez senden gönlüm
Hayalinle göçerim ayrılsa tenden gönlüm.
Verdiğin sözler hani yuttun mu unuttun mu?
Cebinde mi kalmıştı leğende mi yıkadın?
Sulamayı bırakıp güneşte kuruttun mu?
Yakışıyor mu şimdi Soyal değil mi adın?
Biraz beni de düşün kırma ekran güzeli
İçime çöktü hüzün kırma ekran güzeli.
Kim gözüme serpmiş ki gecelerin nemini
Yaş vardı kirpiğimde çiy düşmüş çiçek gibi
Umursamaz mı bulut bilmez mi önemini
Sabah olup kalkınca ağladım sandım elbet.
Topladım gözlerimden acı tuzunu süzdüm
Baktım ki ortalıkta fesatlık fink atıyor
Esnaflar tezgâhında kötü niyet satıyor
İnsanlar duygusunu sürekli abartıyor
Sıraladım hepsini doldurdum tencereye
Ey mavi kanatlı kuş! Sensizim yanıyorum
Yakalamak isterim olsa kar dolu tipi
Serpilen ışıklarda bulurum sanıyorum
Tutsam desem tutulmaz gökte güneşin ipi.
Çelik telli kafesin içinden gözlüyorum
Bilir misin seni ben nasıl da özlüyorum.
Muhayyer bestesiyle dökülürken her damla
Senelerin yükünü bu kadar hissetmedi
Taşmaya az kalmıştı etrafa baktı gamla
Perdeler kapanacak bitecekti komedi.
Gök kızıla dönerken soğudu birden hava
Belki yardım bekledi iç çekti eski kova.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!