SÜVEYDA
at izinden
it izinden
su içtim
şaki gezdim dağlarında hasretin
Yalnızca aşkta yarın vardır
buruk tadım ol da yayıl tüm yıllarıma
ömür deryama bir damla an olarak düş
Sürgün
Bir kentin kıyısındayım
Akşam
Kanlı bir gül saçlarımda
Bütün yüzlerde o bildik taşralık
YERYÜZÜ AŞKIN YÜZÜ OLUNCAYA DEK
Yaşadığımız sistemde eğitim nedir? Eğitim üzerine bir sürü alıntı yapılarak bu soruya yanıt verilebilir.Eğitim yaşadığımız dünyada,dönen,insanı insanlıktan çıkartan devasa çarka bir cıvata,bir bobin,bir küçük çark yapma işi değil de nedir.Modern,çağdaş,uygar gibi sıfatlarla yapılan eğitim hamleleri,müfredat değişiklikleri sonuçta sizi,eğer iyi bir cıvataya dönüşmeyi başardığınıza inanırsa,bir yere monte ediyor.Bunu açıkça ve göstere göstere yapıyor.İçi boşaltılmış dersler okutuluyor.Eğitim kurumları anlamından fire vere vere,eğitim kurumu olmaktan çıkartılıyor.Baytardan,ziraatçıdan öğretmen yapıyor.İşlevini tam yerine getiremediği için,dershane adı verilen yoz kurumlar türüyor.Orada ezber öğretiliyor.Cıvatanın eğitilmesi gerekmez,cıvata ezberler.Hitler,ünlü kitabı Kavgam’ın bir yerlerinde diyordu:”defalarca tekrar edin,sürekli aynı şeyi tekrarlatın,derin şeylere gerek yok” anlamında söylüyordu.Robotlaştırma,civatalaştırma,eşyalaştırma,şeyleştirme; insanlıktan çıkartma bu olsa gerek.
Cıvataların yaşama biçimleri birbirine benzer.657 ‘nin yaşama biçimi birbirine benzer,çünkü ekonomik düzeyi aynıdır.Böyle olunca da,oturduğu evler,dünyaya bakışı,çocukları birbirine benzer.Eğlenme şekilleri,hobileri,hayalleri birbirine benzer.Bir ev,bir araba,yazın bir hafta on gün denize gitmek gibi hayalleri.Reklamlar onlara göre dizayn edilir,çocuklarının bilinç altına seslenen reklamlar..
Geri dönüyorum:okullarda felsefe kaç saat okutuluyor,ya edebiyat kaç saat.Edebiyat ders kitaplarında,diyelim Yakup kadri’nin Yaban romanından iki sayfa koyarak,roman inceleniyor..İnsana düşünmeyi öğretmiyorsan,düşünmemeyi öğretiyorsun demektir.İnsana düşünmemeyi öğretmenin en kısa ve bilinen yolu,ezberletmektir.O halde gerçekten de düşünmeyen insanın olsa olsa olacağı bir cıvatadır.
gayri sen de gelme sevda
yıkığım
yürek iklimimden göçmüş turnalar
hazin yangınlardan kalan kül gibi
bulvarların terazisi bozulmuş
filistin askısı günlerin yangınında
Yıllar Sonra Kente Döndüğün Zaman
Kar üstüne düşen kınalı keklik
Kardelen dedikleri kanındır belki
Kursağında kalmış bahara sevdan
çok şey geçer insanın başından
bizimle yaşlanan kara acılar
kasırga çılgınlıklar
geceler biliriz gündüz aydını
nice günler bağrına çivi çakılan
yürek sanki hançer kını…
42
Sen aya bakma
Son yağmurlardan kalan
Çamurlu suyum
43
Ben hiç görmedim
48
Gündüzde güneş
Gecede yıldızdılar
Bizde kaldılar
49
Gece yıldızsız
101
Çık rüzgarımdan
Karaya vur ey acı
Dalgalarımdan
102
Dipsiz kuyuda




-
Ajlan Akman
-
Nejla Arslan
-
Saliha Karakuzulu
Tüm YorumlarDegerli ögretmenim. Yıllar oncesinden Selma Yigitalpten ogrencinizm.Ellerinizden operim.
Bütün şiirleri yüreğinden yakalar insanın, ruhun aynası gibidir. Çok değerli, koca yürekli şair.
Söylenecek ne var ki..Okuyun ve kendi kendinize itiraf edin ustalardan biri olduğunu...