Bre hey dağların deli dumanı!
Üstünden aşmayan yol ağlasin..
Yiğidin gönlüne gam ne ede?
Ayirirsa yardan felek ağlasin..
Çatma kaşın suna yarim
Gelem desem gücüm yoktur
Oy ben ölem suna yarim
Yazım kara suçum yoktur
Kirmeninde eğsen beni
Karanlıklarda boğulan sesime
Soluksuzluk bahşeden Ulu!
Sıyrılıyorum işte karanlık vadilerin
Hicran kümesi ruh çıkmazlarından,
Ve yırtıla yırtıla düşüyorum
Yalın kale kibir burçlarından ..
Şansız tarihlidir
Yirminci asrın ilk çeyreği
Kurtulan bir nesil
Kurutulan bin!
Bir göbekli kindar
Hem de ayva tüylü keli
Vurma bana öyle vurma kalbim
Sanki ötelerde bahar var
Böyle her gece derininde mehtabın
Bende benden öte bir yar var!
Kaçsam kime,varsam neye?
Vurma bana öyle vurma kalbim
Sanki ötelerde bahar var
Böyle her gece derininde mehtabın
Bende benden öte bir yar var!
Kaçsam kime,varsam neye?
Aynada çürüyen her aksim gibi
Gölgeni varlığıma örüyor zaman
Hece hece ruhunda raksım gibi
Ölümsüz besteyi görüyor zaman!
Yarınla yazmış her şeyi kalem
Her şey yitirdi rengini gözümde
Geceyi gündüzü bilemiyorum anne
İçimde bir çocuk, koşsa da delice
Bir adım öteye gidemiyorum anne..
Kanayan yaramda, sızlayan döşümde
Martılar çığlık çığlığa tepemde
Haliçte bir akşam pazartesi
Uykulu bir çocuk gibi sahil
Gemileri taşır koynunda annesi..
Çocukların hep gözleri ufukta
Gitse de gemiler bir bir bu limandan,
Bilirim varacağı diyar bendedir..
Sanma, yaş dökmez geride kalanlar;
Gözlerde biriken pınar bendedir!
Güneş usulca batarken şafakta,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!