Bir ömür bir hayat ümitsiz bir de aşk
Değer mi bütün bunlar acı çekmeye
Bunca zaman yol katettin dönde bak
Yarından ümit yok hâlin var mı gitmeye
Gelde bir yol dur artık
adımlar mı yollar mı kırık
gidemiyorum gelmiyorsun
annesiz bebeğin,bu hıçkırık
diyemiyorum söylemiyorsun
uçurumlar beyazdır gözlerde
her kim üzerse sîne-î zehr-i gâm ol
ey sevdâm gönlüme perî üz-Zehram ol
nazâr-ı şehlândır dîl-i şeyda kılan
üzme gülüşünü gündüz leb-i lâl ol
Yüreğimin dudakları çatladı birden
ağzım yüzüm uçukladı,titredi bedenim
haykırmak istedim sevgimi
haykıramadım giderken
neden!
Gerçi,senden başkasını görmedi gözüm ama;
hayat nemli bir sahil esintisi gözpınarlarımda
rûyâlarım küflü raflarda kaldı
naftalin kokulu bohçalarda çeyizlendi mevsim
dilimde sözler suskun
hükmedemiyor kalem gönlümdeki nâr'a
Muhabbet sırtlandığım dünya meşekkatinden
Mîrâsı ismimde bir gül,olacak bilirim
Sevgilerin pınârı Yaradan şefkatinden
Tek murâd ile bir gün ağustos'ta gelirim
ben;
kilometrelerce uzağım
denize...
sen;
birkaç adım
çölde de adı aynı
yazamadım,yarım kaldı mektubum
masamda kağıdım,kalemim yorgun
duygular karışık gözlerim dalgın
beddua etmeye dilim varmıyor
selamdan sevgiden söz ettim sana
Silme kalbinden sızanı vursun gözlerine
Bahar kadar taze beyaz kadar temiz bu yaş
Tecelliyi tefekkür et çöküp dizlerine
Bıçak yedin bağ çubuğum ağla yavaş yavaş
penceremin yamaçlarına bakıyorum
gecenin beyazlığında
hayallerime kar yağıyor
uzatıp boynumu kılıcına
keskin ayazın
soluyan rüzgarın nefesi ensemde
Aslında pek çok defa sizin şiirlerinize ziyarette bulundum ama hiç birine yorum yazısı yazmadan sayfanızdan çıktım.
Kaç defa okudum bilemedim bir çok şiirinizi.
Ama eremedim dizelerinizdeki sırra.
Yazamazdım yorum hiç birinin altına.
Ben okudukça silindi her kelime, uçuştu ekra ...