kıpır kıpır mutluluklar
yeşerir ol yüzünde
süresiz devinir doğa
aydınlık zamanlara doğru
kavga noktasız daha
dalgaların kayalara çarpması
fırtınalar estirir yüreğimde
ve gözlerimi ufka bıraktığımda
deniz zaten bitmiş olur
bir ömrü sığdırdığımda
çarpışmanın ortasına
sımsıcak umutlara gülümser
çiçek taşırım yaşamsal
bir buhurdan öpüş gök bitimi
geceden gündüzü sezer
daha neyi emzirir ikilem
çatladıkapı'nın ortası bir büyük çadır
imgelerimi bırakıyorum denize
ayak uçlarımda dalgalar
yanı başımda sen
yürüyoruz usulca
bin yıllık özlemi taşıyoruz yarınlara
gelin ahmet bey'i tanıtayım sizlere
ahmet bey memurdur devlet dairesinde
her sabah saat dokuzda
sahte tebessüm ve yapmacık günaydınlarla
oturur masasına
biraz sohbet eder arkadaşlarınla
cathy diye bir kız tanıdım ben
bana göre dünyanın en güzel kızıydı, sarışındı
gönlümde taht kurmuştu zaten
uzun saçları vardı masum bir yüzü
göz göze geldiğimiz anlar
mavi şimşekler çakardı gözlerimde
çekiç gibi yüze inen meraklar
aykırı büyütemez süt dişi geceyi
bıçak bilenir zaman çarçabuk
yitik bekleyişlerin gölgesinde neyi
bütün zaman üstü insanların
bir taş yüreği vardır
bir mangal yüreği
ne zaman gelgitlerini arasam ikisinin
karşımda mikelanj'ın musa heykeli
öfkeyi kuşanır koşulsuz
duran otobüsün bekleme anı
karakışın devindiği mevsim diliminde
vakit alaca karanlık
inegöl'de bir çocuk
bir eli cebinde
ah, çocuksu sevdalar nedir ki
gece yarısı boşalan yağmurlar gibi
elimde uçurtma ve elma şekeri
ıslanmak sırılsıklam gözlerinde
ıslanmak nedir ki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!