Yunus Güzel Şiirleri - Şair Yunus Güzel

Yunus Güzel

Eski bir aşkta kaybetti gözlerini
unuttu sesini,
saçlarını savuran rüzgarın
bir daha duyamadı,
denizle dalganın ortak iniltisini
ay ışığının muzır sokuluşları,

Devamını Oku
Yunus Güzel

Güz gülleri dikmeye geldim ocağına.Küstürmek istemem ekşi nar ağacını. Hışırtısıyla avutulmuştu çocukluğum.Fısıltıyla paylaşmıştım gençlik sırlarımı. Sırtımı dayayıp yalnız gecelerde, ay ışığında eflatun düşler kurmuştum…

Geç mi kaldım bilmiyorum.Sığınmaya geldim yorgun bedenine. Bir tatlı küfrünü duymaya geldim. Hani çok kızdığında bana “Seni seviyorum çocuk” der gibi “Ulan, onun bunun çocuğu” derdin. İlk kez söylediğinde, ne çok kızmıştım. Sonra kahkahalarla gülmüştük. Çünkü benim anam sendin…

Yüreğinde taşımak yetmezdi sevdiysen. Uzaktan iyilik haberlerini almak yetmezdi.. Bir şairin dediği gibi; “Gül uzaktan koklanmaz” dı… Ne desen haklısın, bilmez miyim suçumu… Sırf, bu nedenle sus pusum.

Devamını Oku
Yunus Güzel

Yine bir gece
Gece yine iki hece
Hüzün var gecede
Gece benim içimde.

Devamını Oku
Yunus Güzel

direnç duvarlarım yerle bir,
sen ağlarken…
adını gül koymuştum,
gül hüznü tanımaz
bırak,
nasır tutmuş gözlerim ağlasın

Devamını Oku
Yunus Güzel

Dingin dalgası olsaydın denizin
dinlerdim şıpırtılarını,
ruhumun kıyılarından...
açardım bütün koylarımı,
dolsun diye kucağım
yıkardık yosunlarını,

Devamını Oku
Yunus Güzel

Bu gece,
bahçemde yıldız kokusu var
umurumda değil karanlık
şimdi bilsem ki,
gözlerin yıldızlara bakar
o an ölürdü,

Devamını Oku
Yunus Güzel

Debisi yüksek ırmaktı umutlarım
Paramparça ettiniz,
Fırlatıp attınız Kaf Dağı’nın ardına.
Kurumuş çaylara döndü
Sağanak yağmurlara hasret...

Devamını Oku
Yunus Güzel

Bir ses bekledim sessizliğinden
yargısız infazın kurbanıydı dudakların
sessizliğin celladımdı
yüreğin darağacım...

bir sustun,

Devamını Oku
Yunus Güzel

Yeter ki değsin gözlerine,
______ gözlerim ucundan…
Kaybolurdu zaman,
_______ her şey yalan olurdu
El etek çekilirdi dünyadan

Devamını Oku
Yunus Güzel

Genç bir çınar ağacının yaprağı gibi
Sararmadan kızıla dönmüştü adam
Dayanamadı inceden esen yellere
Mevsimsiz düştü
Hayat denen uçurumdan

Devamını Oku