Sen durmadan beni anla
Ben durmadan senden yana
Ha bu diyar çöl olsa da
Fikr-i suyun yeter bana
14.01.06
Efendi Efendi
Birimiz gömecekti
Diyecekti
Diğeri göm
Yüreğimizden ses ki
Söz
Seni tanımak;
Binlerce son içinden bir başlangıç belki
Boğuşmak acının kıvrak hazımsızlığında
Bu “ilk” dedirten, yenilgisi kesin sonda
Yenmek yenik olmak aşka
Belki
Yıldızın öptüğü deniz gibi
Usul usul vuruluyorum
Kıyılarına can verip
Sokuluyorum soluğuna
Saçlarımdaki parmakların
sanrılarla sarmalanmışsa aklın
dur az koşmamalısın
ölümün ne yakın
esir düşmüş ben
seyreder hataları yolunda
Güneşin yalın ayak dolanılan hamak esintili sabahlara gülümsemesi vardır
Binlerce karıncanın kendi düzeninde dolandığı toprak üstünde sen ayrı bir salınırsın
Tüm beklentilerin uçmuştur, hayal dediğin bir tutam yasemin kokusu
İlişir boynuna nefesiyle nefsiyle
Bir bakmışsın hayalin ta kendisi olmuşsun, oldurulmuşsun
Anılarında korkmamayı öğütleyen annen ve bir de kocası varsa azarlayan
dur
adımların eskimeden
tenim tapınıyorken
teninin yangınlarına
herşey biter demek var
Ateşin bacağından ıslanarak doğmuş
Bekaret zümrütü yalnızlıklar
Tüm coşkusuyla sırıtan çocukluğun
Alnında sallanan bir perçem saçtır
Avucunda saklambaçlar
Gülümsemen çağırıyor
Kuzuların yüreğinden
Hatıralarımız dalgalarla
Deniz şimdi
Karıncalara kırmızı ayakkabılar giydirip
Köprüler aşırtan bir adım var “ben’liğim”
Saman aralarından alevlerle cilveleşen
Besili korların seyrine yatmış geçmişim
Israrla takip ediyorum şiirlerini. Siteye şiir eklemediği gün kendi kendime neden eklemediki sinirlendiğim nadir şairlerden biri. Güzel yazıyor.. Alıştıktan sonra tarzına bırakamıyorsunuz... Tebrikler Yasemin Hanım...