Kategori: Şiir
Sayfa: 94
Yayınevi: Cumhuriyet Kitapları
"Sırtımı kimseye dayamıyorum, ama Cumhuriyet devrimleri yasalarından güç aldığımı söylemeden geçemem.”
Zekiye Yüksel
Kitap tanıtımından:
Zekiye Yüksel, Akdeniz’in kızı, İstanbul’un sevdalısı... Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni, şair, yazar.
"Bir yanı bahar, bir yanı acı bir yaşamın şiirlerini yazar." Onun şiir yolculuğunda, bambaşka bir durak olur Suudi Arabistan. Bu kitaptaki şiirler, Suudi Arabistan’da yazılmış olmasına rağmen, insana özgü evrensel değerlerin toplamıdır.
Sütleri işgal edilmiş bebeklerin, oyunu kurşunlanan çocukların, uykuları namlunun ucunda olan insanların, yoksulluğun ve adaletsizliğin, sömürünün, yarım kalmış sevdaların, düşlerin, acıların, hüzünlerin, barışa ve kardeşliğe özlemin, memlekete hasretin şiirleridir.
"Kadınlar" diyor bir ses zihninin derinliklerinden, "Kadınlar... onlarla asla oynayamazsın... Oynadığını zannedersin ama bir de bakmışsın, asıl oyuncak sen olmuşsun."
Tutturmuşsunuz bi terane,
yok "geçinemiyoruz!" yok "açız!" yok "öldük bittik!" falan feşmekan :(((
Sadece siz deyil biz de geçim sıkıntısı çekiyoz. Mesela ben, eşim, kaynanam, kayınçom, baldızım, 4 çocuğum bu yılbaşını Restaurant De L’Hotel De Ville (Crissier, İsviçre) yerine, yolluktan tasarrufa katkımız olsun diye fedakarlık yapıp Bla Bla Dubai'de geçirdik ama hiç gıck'ımız çıktı mı, çıkmadı.
Bakın sayın büyüklerimize; büyüklerimiz derken mesela milletvekilerimize, bakanlarımıza, genel müdürlerimize, daire başkanlarımıza, reis yardımcılarımıza, yönetim kurumu üyelerimize... hiç sesleri çıkıyor mu garibanların, çıkmıyo. Siz de susun azcık.
Susun da, şu şarap soslu Pekin ördeğiyle, Fransız usulü creme brulee'yi ağız tadıyla bi yiyek.
Oğlum, bi Chateau Magnol daha getir, yıllanmışından... Hıck!
ıslak bir gemi
boşaltıyor birden bire yükünü
gidilmedik bir adanın
çığlıklı sahiline...
(.....)
yavaş yavaş çekiliyor sular
kumlara karışıyor tüm hücrelerim
titreşiyor gökkuşağı tüm renkleriyle
gövdemin en ıssız ülkelerinde...
"Bilmezler yalnızlığı yaşamayanlar,
Nasıl korku verir sessizlik insana,
İnsan nasıl konuşur kendisiyle,
Nasıl koşar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler..."
Çok zaman önceydi...
O kadar zaman önceydi ki, zaman diye bir şey yoktu.
İnsan, güneş doğup batıncaya kadar yaşıyordu hayatı; bir daha hiç yaşamayacakmış gibi dolu ve anlamlı...
Derken zaman diye üç parçalı bir şey icat edildi; bir parçasına dün dendi, diğer parçasına bugün, öteki parçasına ise yarın…
O andan itibaren karıştı kavramlar...
Dünü düşünüp pişman oldu insan; yarını düşünüp telaşlandı... Ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı… Mutsuz oldu böylece.
Ve ne gariptir ki yarının telaşı da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı...
Konu:
Kitapta, ülkenin bir yerindeki yaşlılar yurdunda, değişik yörelerden,
değişik katmanlardan yolları kesişmiş "yaralı" insanlarin öyküsü anlatılıyor.
Her birinin öyküsü ayrı olsa da, hepsi şu ya da bu biçimde ezilmiş, yok edilmiş, caresiz, umutsuz insanlardır.
Tanıtımdan:
İrfan Yalçın, ustaca bir kurguyla, kahramanlarının birbirleriyle ilişkilerini geçmişleriyle harmanlayarak anlatıyor.
Ve yaralar deşildikçe "yaralı"
bir ülke görünümü çıkıyor ortaya. K
“Son Bahçeler”in, insan gerçeğini anlamaya götüren bir yapısı var. Yazar, bu kitabında duygu yüklü ama asla ajitasyona düşmeyen incelikli dil işçiliğine sahip yoğun anlatımıyla okurunu yaşlılık, yalnızlık, hastalık ve ölüm hakkında düşünmeye itiyor.
"Otel odasının her yanı ayna.
Yumsan da gözlerini.
Kendi içinde görüyorsun kendini.
İçin dışın ayna...
Kendini görmek istemesen.
Görüyor başkaları,
Sen herkesin aynası,
Herkes de senin aynan...
İnsanların işi zor aynalardan."
cumhuriyet kadınları
05.01.2025 - 11:23"Bir kadının en güzel örtüsü, ahlak örtüsüdür."
Bahriye Üçok (1919-1990)
Türk tarihçi, ilk kadın ilahiyat akademisyeni, senatör ve milletvekili
kitaplık
05.01.2025 - 11:21Hasret Gözlerimde Mavi
Zekiye Yüksel
Kategori: Şiir
Sayfa: 94
Yayınevi: Cumhuriyet Kitapları
"Sırtımı kimseye dayamıyorum, ama Cumhuriyet devrimleri yasalarından güç aldığımı söylemeden geçemem.”
Zekiye Yüksel
Kitap tanıtımından:
Zekiye Yüksel, Akdeniz’in kızı, İstanbul’un sevdalısı... Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni, şair, yazar.
"Bir yanı bahar, bir yanı acı bir yaşamın şiirlerini yazar." Onun şiir yolculuğunda, bambaşka bir durak olur Suudi Arabistan. Bu kitaptaki şiirler, Suudi Arabistan’da yazılmış olmasına rağmen, insana özgü evrensel değerlerin toplamıdır.
Varsıl Suudi’nin tıraş parasına çalıştırılan insanların, şeriat yasalarının cayır cayır yaktığı körpecik canların, bir yüreğe ulaşamadan öldürülen aşkların, Suudi kadınının kimliksizliğinin, Bosna’da, Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da bedeni yağmalanan kadınların...
Sütleri işgal edilmiş bebeklerin, oyunu kurşunlanan çocukların, uykuları namlunun ucunda olan insanların, yoksulluğun ve adaletsizliğin, sömürünün, yarım kalmış sevdaların, düşlerin, acıların, hüzünlerin, barışa ve kardeşliğe özlemin, memlekete hasretin şiirleridir.
"Gül mevsiminde doğacak gül yanaklı bebeler Gül gibi yaşamak olunca barışın adı" dedirten...
gece yürüyüşü
05.01.2025 - 11:17"Gün ışığı tuzaktır, kör eder...Yaşamın anlamı gece sorgulanır."
* Ressamın İsyanı, Gündüz Vassaf
can sıkıntısı
05.01.2025 - 11:15En fazla şampiyon olan ve malı götüren takımlar İstanbul'un 3 büyüğü(!) dedikleri fb, gs ve bjk...Lakin en çok ağlayan da yine onlar...
Len o'lum bak, yakalarsam fena dÜverim sizi!
dikiz aynası
05.01.2025 - 11:08"Kendimizi asla başkalarının gördüğü gibi görmeyiz, hepimiz birer kırık ayna taşırız içimizde..."
* Ne Yaptığını Biliyorum, Alice Feeney
aşkın halleri
05.01.2025 - 11:06Neden hep böyle olur ki;
bize bakmayan gözlere bağlanırız, Özdemir Asaf'in dediği gibi...
Veya başkasına yönelmiş kalpler için ağlarız.
pandoranın kutusu
04.01.2025 - 06:45"Kadınlar" diyor bir ses zihninin derinliklerinden, "Kadınlar... onlarla asla oynayamazsın... Oynadığını zannedersin ama bir de bakmışsın, asıl oyuncak sen olmuşsun."
* Beyoğlu'nun En Güzel Abisi
/ Ahmet Ümit
gökkuşağı
04.01.2025 - 06:42Evet, siyahların ötesinde bir gökkuşağı var... Yalnızca bulutların dağılmasını bekleyin, göreceksiniz.
serbest kürsü
04.01.2025 - 06:29EMEKÇİLER, EMEKLİLER, ASGARİ ÜCRETLİLER alooo KENDİNİZE GELİN!
Tutturmuşsunuz bi terane,
yok "geçinemiyoruz!" yok "açız!" yok "öldük bittik!" falan feşmekan :(((
Sadece siz deyil biz de geçim sıkıntısı çekiyoz. Mesela ben, eşim, kaynanam, kayınçom, baldızım, 4 çocuğum bu yılbaşını Restaurant De L’Hotel De Ville (Crissier, İsviçre) yerine, yolluktan tasarrufa katkımız olsun diye fedakarlık yapıp Bla Bla Dubai'de geçirdik ama hiç gıck'ımız çıktı mı, çıkmadı.
Bakın sayın büyüklerimize; büyüklerimiz derken mesela milletvekilerimize, bakanlarımıza, genel müdürlerimize, daire başkanlarımıza, reis yardımcılarımıza, yönetim kurumu üyelerimize... hiç sesleri çıkıyor mu garibanların, çıkmıyo. Siz de susun azcık.
Susun da, şu şarap soslu Pekin ördeğiyle, Fransız usulü creme brulee'yi ağız tadıyla bi yiyek.
Oğlum, bi Chateau Magnol daha getir, yıllanmışından... Hıck!
hüzün durağı
04.01.2025 - 06:24Bir gün deli dolu yağar yağmurlar
Alıp götürür bütün renkleri
Solgun bir yüz gibi kalır resimler
Sen seni bile tanımazsın
Demedim mi?
Bir kasırgadır zaman
Sürüp getirir bana uzakları
Erişilmez dağlar da yıkılır.
Demedim mi?
* Şiir: Biraz Çok: Hüzün
/ Hasan Akçay
Güneşin Çocukları
04.01.2025 - 06:22uçmayı bekliyor
tüneğine çekilmiş kuşlar
sırılsıklam bir gökkuşağı getirseler
ve yeniden renkleri biriktirsem
çocukların gözlerinde...
yürüsek her gece
düşüne yattığımız hayale...
* Kef, Osman Özenbaş
Düşler, Tutkular ve Suçlar
04.01.2025 - 06:19ıslak bir gemi
boşaltıyor birden bire yükünü
gidilmedik bir adanın
çığlıklı sahiline...
(.....)
yavaş yavaş çekiliyor sular
kumlara karışıyor tüm hücrelerim
titreşiyor gökkuşağı tüm renkleriyle
gövdemin en ıssız ülkelerinde...
ölümü bir kez daha yeniyor beynim.
* Zirve, Ayten Mutlu
deniz feneri
04.01.2025 - 06:16her deniz feneri
sevdalıdır aslında
salınıp geçen bir gemiye...
boşa olduğunu bilir
göz kırpmalarının,
lakin bir umut vardır
yüreğinde...
ne zaman yıldızlar
elini eteğini çekse geceden
deniz feneri olasım gelir.....
* Deniz Feneri, Çiğdem Bir Genç
yalnızlık senfonisi
27.12.2024 - 09:08"Bilmezler yalnızlığı yaşamayanlar,
Nasıl korku verir sessizlik insana,
İnsan nasıl konuşur kendisiyle,
Nasıl koşar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler..."
* Yalnızlık, Orhan Veli Kanık
Birine Seslenin
27.12.2024 - 09:02N'olucak bu memleketin hali Ayten?...Hişştt, sana diyom gız!
film replikleri
27.12.2024 - 08:54- EdisOn bey, size sen diyebilir miyim?
- Türkan aplam canım benim, sadece Edis de bana, soora gel canımı yi.
- Dur ayol, şımarma hemen!
- ÖpüJemm...
- Pis sErhoş :(((
- Yirimmm... Ohuşşş beybi!
- İmdaattt, adam öldürüyorlar!
THE END
ve insan
27.12.2024 - 08:50"Uzamakla adam olunsaydı, Çukurdere’nin kavakları en büyük adamdan sayılırlardı."
* Füruzan' ın "Parasız Yatılı"sından uyarlama
dün bugün yarın
27.12.2024 - 08:44Çok zaman önceydi...
O kadar zaman önceydi ki, zaman diye bir şey yoktu.
İnsan, güneş doğup batıncaya kadar yaşıyordu hayatı; bir daha hiç yaşamayacakmış gibi dolu ve anlamlı...
Derken zaman diye üç parçalı bir şey icat edildi; bir parçasına dün dendi, diğer parçasına bugün, öteki parçasına ise yarın…
O andan itibaren karıştı kavramlar...
Dünü düşünüp pişman oldu insan; yarını düşünüp telaşlandı... Ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı… Mutsuz oldu böylece.
Ve ne gariptir ki yarının telaşı da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı...
Ama bugünü asla yaşayamadı insan.
* Alıntı
kitaplık
25.12.2024 - 13:53Son Bahçeler / İrfan Yalçın
Kategori: Roman
Sayfa: 160
Cumhuriyet Yayınları
Konu:
Kitapta, ülkenin bir yerindeki yaşlılar yurdunda, değişik yörelerden,
değişik katmanlardan yolları kesişmiş "yaralı" insanlarin öyküsü anlatılıyor.
Her birinin öyküsü ayrı olsa da, hepsi şu ya da bu biçimde ezilmiş, yok edilmiş, caresiz, umutsuz insanlardır.
Tanıtımdan:
İrfan Yalçın, ustaca bir kurguyla, kahramanlarının birbirleriyle ilişkilerini geçmişleriyle harmanlayarak anlatıyor.
Ve yaralar deşildikçe "yaralı"
bir ülke görünümü çıkıyor ortaya. K
“Son Bahçeler”in, insan gerçeğini anlamaya götüren bir yapısı var. Yazar, bu kitabında duygu yüklü ama asla ajitasyona düşmeyen incelikli dil işçiliğine sahip yoğun anlatımıyla okurunu yaşlılık, yalnızlık, hastalık ve ölüm hakkında düşünmeye itiyor.
Şiirsel diliyle bir solukta okunacak bir kitap.
dikiz aynası
25.12.2024 - 13:44"Otel odasının her yanı ayna.
Yumsan da gözlerini.
Kendi içinde görüyorsun kendini.
İçin dışın ayna...
Kendini görmek istemesen.
Görüyor başkaları,
Sen herkesin aynası,
Herkes de senin aynan...
İnsanların işi zor aynalardan."
* Aziz Nesin
Birine Seslenin
25.12.2024 - 13:39Kimine peynir ekmek
Kimin' peynirli börek
Adaletin bu mu "Dayı"?
Not:
Kafiye aranıyor :(((
pandoranın kutusu
25.12.2024 - 13:34Ölümden sakınmak o kadar zor değildir; zor olan kötülükten sakınmaktır, çünkü kötülük ölümden daha hızlı koşar."
* Sokrates'in Savunması, Eflatun
cumhuriyet kadınları
24.12.2024 - 08:57"Laiklik, kadındır.
Yobazlığın panzehiri, laik kadınlardır.
Keriman Halis Ece’dir laiklik...
Sabiha Gökçen’dir,
Halet Çambel’dir,
Bahriye Üçok’tur,
Türkan Saylan’dır,
Suna Kıraç’tır,
Yıldız Kenter’dir,
Müzeyyen Senar’dır,
Adile Naşit’tir,
Duygu Asena’dır,
Filenin sultanlarıdır,
Potanın perileridir...
İşte bu nedenle, Mustafa Kemal vizyonunun, Türk Devrim mucizesinin merkezinde “laiklik" ve “kadın” vardı.
Ve işte bu tam bu nedenle,
Atatürk düşmanlarının, karşı devrimcilerin ortak paydasında
“din tüccarlığı” vardır, “laik kadına”
alerji vardır."
* Yaşamak Cesaret İster, Yılmaz Özdil
hüzzam katre
24.12.2024 - 08:54- Hüzzam giriş taksimi
/ Emre Ersöz
?si=qQpUTSM15p7vkEdJ
- Hüzzam ara taksimi
?si=mAp9dLXRf0ju2lkQ
- Huzzam peşrev
?si=i7us-lhFj1i8O-So
- Hüzzam şarkı
"Bir sen kaldın icimde"
Beste: İrfan Özbakır
Söz: Mustafa Sevilen
Yorum: Hüdai Aksu
?si=Ljpj7AgGDcI_XJ3e
Toplam 1189 mesaj bulundu