Yunus Onurlu Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • doğu perinçek

    22.07.2007 - 02:47

    ABD'nin harita uygulamasında yeni bir adım:
    İŞÇİ PARTİSİ İNTERNET SİTESİNE SALDIRI!

    İşçi Partisi'nin, ABD'nin Türkiyemizi parçalamaya yönelik BOP haritasına karşı Ankara'da görkemli bir mitingle başlattığı mücadele, ABD ve uşaklarının yüreklerine korku salmaya devam ediyor.

    Bu korku, Türkiye düşmanı güçlerde telaşa ve psikolojik savaşın paslı silahları ile karşı saldırı hezeyanına yol açtı. ABD'nin kanatları altında bulunan Fetullah Gülen'in gazetesi Zaman'da 31.07.2006 günü yer alan Hristiyan misyoneri, MİT ve CİA taşeronu Zekeriya Öztürk'ün iftiraları ile düğmeye basıldı. 10 yılı aşkın süredir, İşçi Partisi ve lideri Doğu Perinçek'e karşı tek karalama malzemesi yapabildikleri, Sayın Perinçek'in, Abdullah Öcalan ile röportajı üzerinden kirli kampanya yeniden başlatıldı.

    Son olarak da bu akşam (06.08.2006) saat 21.30 sularında İşçi Partisi İnternet Sitesi'ne saldırıldı. Ancak vatan ve milleti savunma aşkı, saldırının 10 dakika içinde püskürtülmesini sağladı ve sitemiz yarım saat içinde normal yayınına yeniden başladı. Saldırgan böcekler, siteye aynı kirli malzemeleri koymuşlar ancak hevesleri kursaklarında kalmıştır.

    İşçi Partisi ve Genel Başkanı Sayın Perinçek'e karşı yürütülen psikolojik savaşın zavallı malzemesi olan anılan röportaja ilişkin, yıllardır bilinen ve yayınladığımız bilgileri tekrar dikkatine sunuyoruz. Öncelikle ifade etmek isteriz ki; ABD'nin BOP haritasını uygulamaya geçtiği bu günlerde bu röportajın anlam, önem ve gerekliliği bir kez daha ortaya çıkmıştır.

    Perinçek Abdullah Öcalan ile niçin görüştü?

    Görüşme ne zaman oldu?

    Perinçek, 1989 Ekim ayında ve 1991 Nisan ayında Abdullah Öcalan ile iki kez görüştü. Perinçek, o zaman İP Genel Başkanı değil, 2000’e Doğru dergisinin Genel Yayın Yönetmeni idi. Türkiye’nin hemen hemen bütün önde gelen gazetecileri Apo ile görüşmeler yaptı. Ancak bir tek Doğu Perinçek’in görüşmesi, SüperNATO merkezli psikolojik savaşın sürekli görevi oluyor. Bu da anlamlı. Çünkü bir tek Perinçek’in görüşmesi, ABD ve Avrupa’nın Kürt sorununa müdahalesine çomak sokmuştur.

    Perinçek, Apo ile niçin görüştü?

    Perinçek’in amacı, Batı devletlerinin, özellikle ABD’nin Körfez Savaşı öncesi ve başlangıcında, Kürt sorununa müdahale zeminlerini daraltmaktı. Nitekim görüşme bu eksen üzerinde cereyan etmiştir. Görüşmeden sonra yayınlanan çeşitli yazılarda ‘Apo Perinçekçi olmuş’ yorumları yapıldı. Apo’nun bu görüşmelerdeki vurguları şöyleydi: Bende Kürtlük aşkı yok. Türkiye’nin Aydınlanma hareketinin bir parçasıyız. Başlangıçta TC düşmanlığı yok. Bulgaristan’ın Türklere baskısı. Eski Genelkurmay Başkanı Üruğ’a suikast. Mustafa Kemal’in Kürtlere müracaatı. Avrupa bana tapulansa da... Amerika gitsin okyanusun ötesine. Tıpış tıpış Sevr’e yürüyorlar, Amerika varsa özgürlük olamaz, Sevr’in hortlatılmasında AT, Özal ve diğerleri, Evet Keloğlan’la birleşeceğiz, Özgürlüğe sarılan Türkiye özlemi, Birliği devrimle gerçekleştirmek vb.

    Özetle Perinçek, ABD’nin Yeni Dünya Düzeni projesiyle bölgemizde milliyetleri ve mezhepleri birbirine düşürmek istedikleri koşullarda, onların manevra alanını daraltmaya yönelik bir çaba gösterdi. Abdullah Öcalan, yakalandıktan sonra verdiği ifadede görüşmeyi şöyle özetledi: Perinçek, bize ABD’nin ve Avrupa’nın peşinden gitmeyin. Bu yoldan bir yere varamazsınız. PKK’yi dağıtın, Türkiye’nin bütünlüğü içinde yer alın telkinlerinde bulundu (Apo’nun ifadeleri ve Hürriyet, 18 Mart 1999) .

    Perinçek, Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’ndaki siyasetini uyguladı

    Büyük Devrimci Önder Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı başlarında İngiliz emperyalizminin Kürt sorununu kullanmasına karşı hangi siyaseti izlediyse, Perinçek de o siyaseti izledi. Perinçek de Atatürk gibi, Kürtlerin ‘Kürdistan Teali Cemiyeti’ gibi Batı güdümlü ayrılıkçı örgütlerde değil, Müdafaai Hukuk Cemiyeti gibi milli ve devrimci örgütlerde Türklerle birlikte örgütlenmesini savundu. Mustafa Kemal’in çeşitli Kürt liderleriyle ilişkilerinde ve yazdığı yazılardaki tavrı ne ise, Perinçek’in tavrı da, o’dur. Bu tutum, Amasya Tutanağı’nda, Erzurum ve Sivas Kongresi Nizamname ve Beyannameleri’nin birinci maddelerinde ifade edilen saptama ve politikalara dayanır. Türk ve Kürdü birleştirmek; Türkiye’ye yönelik tehditleri göğüsleme ve Cumhuriyet Devrimi’ni tamamlama görevinin gereğidir. Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nı aynı zamanda Kürtleri kazandığı için başarmıştır.

    Doğu Perinçek’in önderlik ettiği İşçi Partisi, her zaman halk kitleleri üzerindeki baskı ve eşitsizliklere karşı mücadele etti. Bu mücadeleyi, ABD emperyalizmine karşı bütün milletimizin birliği açısından yürüttü.

    APO’NUN SHP LİSTESİNDEN DÖRT MİLLETVEKİLLİĞİ ÖNERİSİNİ PERİNÇEK REDDETTİ

    (BELGELER)

    MİLLİYET ve SABAH, 7 Aralık 1991

    Bizzat Apo, Sabah ve Milliyet gazetelerine yaptığı açıklamalarda, Perinçek’e dört milletvekili önerdiğini ve parlamentoya girecek 21 milletvekilinin başına geçmesini rica ettiğini açıklamıştır (Milliyet ve Sabah, 7 Aralık 1991) .

    GÜNDEM, 3 Mayıs 1993

    APO: ‘PERİNÇEK TENEZZÜL ETMEDİ’

    Apo, dört milletvekili önerisini, 3 Mayıs 1993 tarihli Gündem gazetesinde de anlatmış ve bu öneriyi reddettiğimi vurgulayarak birkaç kez vurgulayarak dile getirmiştir:

    ‘Sayın Doğu Perinçek de buraya geldi. İlk pratik politika önerim şu oldu. Dedim ki, bir devrim merkezi var, onun parlamenter sözcüsü ol. Bu güzel bir şey. Eğer bir parlamenter sözcüsü olsaydı, Kürt-Türk birlikteliği de çok iyi gelişebilirdi. Kim kardeşlik istemiyor. Bize ikide bir milliyetçi diyorsunuz. Seni kendi ülkesinde ve devrimin bir merkezinde milletvekili adayı önerecek kadar Enternasyonalizme yatkınlık gösteren bir hareket mi milliyetçidir, yoksa buna tenezzül etmeyen, kendini çok üstte gören bir anlayışın sahibi mi milliyetçidir? Ve ben fazla anlamlı bulamadım...Tenezzül etmediler.’ (Gündem, 3 Mayıs 1993)

    HASAN CEMAL, 14 Nisan 1993

    PKK Lideri Apo, Hasan Cemal’e 14 Nisan 1993 günü şöyle demiş: ‘Doğu Perinçek’e ‘Gel seni Şırnak milletvekili yapayım’ dedim’ (Kürtler, s. 39) .

    PERİNÇEK’İN ANAYASA MAHKEMESİ’NDEKİ ANLATIMI (12 Mayıs 1992) : ‘SHP GİZLİ PROTOKOLLA PKK’YE 21 MİLLETVEKİLLİĞİ VERDİ. BİZ DÖRT MİLLETVEKİLLİĞİNİ REDDETTİK VE SHP-PKK SEÇİM İTTİFAKINA KATILMADIK’

    Perinçek, PKK ile SHP arasındaki seçim ittifakını 12 Mayıs 1992 günü Anayasa Mahkemesi’nde yaptığı savunmasında anlattı. Doğu Perinçek’in bu savunması Anayasa Mahkemesi tutanağında aynen yer aldı. Aktarıyoruz:

    ‘Bugün koalisyonu paylaşan Sosyal Demokrat Halkçı Parti’nin listeleri içinde milletvekillikleri bize teklif edilmiştir. Bakın şimdi çok önemli bir şeyi açıklayacağım. PKK Genel Sekreteri Abdullah Öcalan, Milliyet ve Sabah gazetelerine açıkladığı için ve gazetelerde yazıldığı için bunu söylüyorum. Orada diyor ki, ‘Sosyalist Parti’ye, bize SHP’den verilen milletvekilliklerinden 4 tanesini vermek istedik. Reddettiler bizi.’ Demek ki, SHP seçimlere girerken PKK’ya 21 tane milletvekilliği vermiştir. PKK da bunun 4 tanesini Sosyalist Parti’ye önermektedir. ‘Gelin 4 tane de size verelim, ayrı parti olarak girmeyin, hepimiz SHP olarak girelim’ demiştir. Sosyalist Parti bunu reddetmiştir. Demiştir ki, ‘ben ayrı, bağımsız bir partiyim, fikirlerim var, hiç kimsenin sırtından da Meclis’e girmem, ayrı kimliğimle ve kişiliğimle toplumun karşısına çıkarım’. Ben bunu niçin söyledim’... Bunu şunun için söyledim: En yasadışı olan PKK bile Türkiye’de yasal politik hayatın içine girmiştir. O kadar içine girmiştir ki, Parlamentoda sandalye pazarlığı yapabilmektedir. İktidar partileriyle anlaşmalar yapabilmektedir. İktidar partisi olacaklardan milletvekillikleri alabilmektedir ve o aldığı milletvekilliklerini sağa sola dağıtabilmektedir. Teklif de edebilmektedir. (...) Bugün ne olmaktadır’... Perde arkası kombinezonlar, perde arkası oyunlar, perde arkası mebusluk dağıtmalar ve ‘milli irade’ de ortada kalmıyor. Bir takım protokollerle milletvekillikleri paylaşılıyor, tespit ediliyor, milletvekilleri partilerden partilere veriliyor, burada dürüst davranan, bu kombinezonlara girmeyeni sistem cezalandırıyor. Bakın Sosyalist Parti’yi bir başkasının sırtından milletvekilliği almadığı için sistem bir kere cezalandırmıştır; dürüst davranıp SHP ile birlikte bu seçimlere girmediği için sistem cezalandırmaktadır.’

    Hiç kimse Erdal İnönü’nün liderliğindeki SHP’nin PKK ile seçim ittifakı yaparak, Öcalan’a 21 milletvekilliği verdiği üzerinde durmaz. Çünkü o ittifak, ABD planları içindeydi. Ama ABD planlarını bozmaya kalkarsanız, tavır değişir.

    DÖRT MİLLETVEKİLLİĞİ ÖNERİSİ NASIL OLDU

    PKK’nin Avrupa temsilcisi, 1991 Genel Seçimi öncesinde Perinçek’i Ankara’daki evniden telefonla arayarak, Apo’nun Perinçek’in Partisine, SHP’nin bir protokolla HEP’e verdiği 21 milletvekilliğinden dördünü önerdiğini belirtti. Hatta bu öneride, Diyarbakır, Şırnak ve Mardin gibi illerin birinci sıra adaylığı da belirtildi. Perinçek, öneriyi parti organlarında tartışmaya bile gerek görmeden anında reddetti.

    Ama Apo’nun seçim ittifakı önerisini kabul edenler oldu. Erdal İnönü’nün liderliğindeki SHP, devlet politikası gereği 1991 seçimine PKK ile ittifak ederek girdi. Perinçek’in önderlik ettiği Parti ise, bu ittifaka katılmadı.

    Perinçek açısından bu öneriyi kabul etmenin herhangi bir tehlikesi de yoktu. Perinçek ve arkadaşları, SHP listelerinden milletvekili olacaklardı. Ama Perinçek’ler için mesele, milletvekili veya bakan olmak değil, Türkiye emekçilerine bağlı bir çizgide ısrar etmekti.
    Kaynak: www.ip.org.tr

  • Recep Tayyip Erdoğan

    22.07.2007 - 01:25

    20 Ekim 1996 Tarihli Aydınlık Dergisi'nin Kapak Manşeti Geldi Aklıma, O da şu: 'Abromowitz Tayyip'i Erbakan'ın Yerine Hazırlıyor! ' Abromowitz Yahudi kökenli ABDli üst düzey dışişleri yetkilisi!
    İşte Tayyip Erdoğan'ın BOP eşbaşkanı olduğunu beyan ettiği videonun linki:

    Ve 24 müslüman ülkenin sınırlarını değiştirmeyi amaçlayan bu projede Diyarbakır'ın merkez olabileceğini ifade ettiği video:

    İşte belge, işte gerçekler! Herkes oyunu buna göre kullansın, ahirette vereceği hesabı unutmasın!

  • doğu perinçek

    21.07.2007 - 03:44

    Perinçek Apo İle Neden Görüştü!
    05 Temmuz 2006 Çarşamba 13:44
    Röportaj: Birsen Altıner
    Kaynak: www.acikgazete.com
    '...- Siz 2000'e Doğru dergisi adına Abdullah Öcalan'la röportaj yaptınız ve o olay sizi çok yıprattı. Pişirip pişirip önünüze getiriler bu röportajı.
    - Son 50 yılda Türkiye'de en çok basılan fotoğraf herhalde benim o fotoğrafımdır. Orda sizin benimle röportaj yaptığınız gibi ben de Abdullah Öcalan'la röportaj yapıyorum. 2000'e Doğru dergisinin genel yayın yönetmeniydim o zamanlar. Bütün genel yayın yönetmenleri yaptı, ben yapınca olay oldu.”

    - Amacınız neydi? Neden röportaj yaptınız Abdullah Öcalan'la?
    - Körfez savaşı öncesi Amerika'nın Kürt kartına oynadığını gördük. Kürt'ümüzü bizim elimizden almaya çalışıyorlardı. Karşı koyan Kürtlerin hakkını hukukunu savunmak lazım. Bunu en önde biz savunduk ve çok doğru da yaptık. PKK'yı Amerika'ya alet olmaması konusunda ikna edebilirsek bu büyük başarı olurdu. PKK'yı Türkiye'nin yanına çekmek amacıyla görüştüm.”
    Röportajın tamamı: http://www.internethaber.com/news_detail.php? id=30619&uniq_id=1180893512 adresinde...

  • dogu perinçek

    17.07.2007 - 23:19

    'Ne ABD, Ne AB, Tam Bağımsız, Başı Dik Türkiye! ' ifadesini hayata geçirmek için hayatını ortaya koyan fedakar ve cesur lider! Lozan Kahramanı büyük lider! Batının hakkından Doğu gelecek!
    Bir Umudum Sen de Çoban Yıldızı!

  • Demirkazık

    17.07.2007 - 23:15

    Demirkazık, halk arasında Çoban Yıldızı olarak da isimlendirilen parlak bir yıldıza verilen isimdir! Çoban Yıldızı da yolda kalanlara yol gösterir ve edebiyatımızda önemli bir yere sahiptir! Artık yolunu kaybetmiş ülkemiz siyasetine de yol gösteriyor Çoban Yıldızı. 'Ne ABD, Ne AB, Başı Dik Türkiye! ' diyor amblemi Çoban Yıldızı olan İşçi Partisi ve Doğu Perinçek!
    'Bir Umudum Sen de Çoban Yıldızı! '

  • doğu perinçek

    24.06.2007 - 02:32

    Doğu Perinçek ismi ben de cesareti, kararlılığı, mücadele azmini, mütevaziliği, bilgeliği çağrıştırıyor! Lozan'da 'Ermeni Soykırımı emperyalist Bir Yalandır! ' dediği için yargılanıp belgelerle bu yalanı çürüten, Diyarbakır'ın Bismil ilçesi Aslanoğlu ve Sinanlı köylerine gidip o köylülerin ağa zulmüne karşı direnişine destek veren ve köyleri Türk Bayraklarıyla süsleyen, 9 Haziran'da Diyarbakır'da yaptığı 'Birlik ve Kardeşlik' mitingiyle Diyarbakır'ın birleşmenin kapısı ve kalesi olduğunu dünyaya haykıran, ABD'ye ve işbirlikçilerine oradan Türk Bayrağı gösteren cesur ve kararlı lider! 22 Temmuz'da meclise girerek Türkiye'yi emperyalist ahtapotun kollarından kurtaracak isim! Doğu Perinçek emperyalist güçlerin en çok saldırısına uğrayan ve yıpratılmak istenen kişidir! Ama köpeğin dudağı değdi diye deniz kirlenmez! Terörü bitirecek olan İşçi Partisi'dir!

  • ölüm

    21.06.2007 - 23:18

    'İlahi Azrail sen insanı öldürürsün! ? '

  • ölüm

    19.06.2007 - 14:05

    Ölüm, herşeyin sonu değildir! Sonbahar mevsimi de insana ölümü çağrıştırır ama ilkbahara ulaşmak için bir ümit de barındırır özünde! İnsanoğlu da ölümü başka dünyadaki yani ahiretteki yeni hayatı için bir başlangıç olarak görmelidir! Dünya bir imtihan yeridir, zil çaldığında imtihan biter! Onun için geçici dünya menfaatleri uğruna imtihanı kaybetmek pek akıllıca değildir! İyilik yapmakta yarışalım, kötülükleri men etmeye çalışalım, bize kötülük edene de iyilik edelim ama tabi zalime de boyun eğmeyelim! Allah hepimize huzurlu bir ölüm nasip etsin ve kabirde vereceğimiz hesabımıza hazır olacak fiiller işlememizi nasip eylesin! Amin!

  • nazım hikmet

    04.06.2007 - 11:31

    Nazım Hikmet2in şiirlerine sayıklama diyen bir kişi ona ABD gözlüğüyle bakıyor ve onu tanımıyor demektir! Yüreğinin kulakları sağır olmayanlar onun şiirlerini anlar ve hisseder! Ama his yoksulu Amerikan köpekleri onu asla anlayamaz! Ben Necip Fazıl'ı da okurum, Yahya Kemal'i de, Sadi Şirazi'yi de, Nazım'ı da, Tevfik Fikret'i de! Çünkü hepsi bizim kültür zenginliğimizdir, duygu hazinelerimizdir, ideolojik ayrımlarla beynimi ve duygularımı sınırlamam! Nazım'ın da hataları olmuştur ama samimiyeti ve idealistliği benim için bir değerdir! İşte onun güzel bir şiiri:
    Bu Vatana Nasıl Kıydılar

    İnsan olan vatanını satar mı?
    Suyun içip ekmeğini yediniz.
    Dünyada vatandan aziz şey var mı?
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Onu didik didik didiklediler,
    saçlarından tutup sürüklediler.
    götürüp kâfire: 'Buyur...' dediler.
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Eli kolu zincirlere vurulmuş,
    vatan çırılçıplak yere serilmiş.
    Oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş.
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Günü gelir çarh düzüne çevrilir,
    günü gelir hesabınız görülür.
    Günü gelir sualiniz sorulur:
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    1959
    Şiirleri ve videoları www.nazimusta.com da!

    Nazım Hikmet Ran |

  • Kapı muhabbeti

    30.05.2007 - 23:58

    Adamın biri komşusunun kapısını çalar!
    -Tık,tık!
    -Kim o!
    -Benim!
    -Sen kimsin!
    -Ben benim de sen kimsin!
    -Ben ev sahibiyim kardeşim, ya sen kimsin?
    -Ben kendimi bildim bileli sizin komşunuzum!
    -Peki ne istiyorsun?
    -Kül!
    -Külü ne yapacan?
    -'Komşu komşunun külüne muhtaçtır! ' demiş ya atlarımız, ben de atalarımızın kulağını çınlatayım dedim! Malum, o tarafta sıkılmışlardır, külsüz dumansız!
    -Git bacadan iste, ben de yok! :)))

  • Ebu Vefa

    24.05.2007 - 15:48

    Bu insan İstanbul'un Vefa semtinde yaşamış ve yaşadığı semte adını vermiş değerli bir gönül ehlidir! Çok ayrıntılı tanımasam da örnek bir şahsiyet olduğunu biliyorum! İsmi de Ebu Vefa değil Ebu'l Vefa'dır!

  • enteresan diyaloglar

    22.05.2007 - 22:42

    Lisede okurken yaşadığım bir olay:
    Ders Almanca ve dersin hocası ben ve benim gibi derse katılmayan, sorularına parmak kaldırmayanları kastederek:
    Hoca: Neden hep aynı parmaklar kalkıyor?
    Cevap veriyorum:
    A: Arkadaşlar, lütfen biraz da serçe parmaklarınızı kaldırın!

  • cebir

    29.04.2007 - 21:58

    Cebir, ismini Arap İslam Bilgini El Cabir Bin Hayam'dan alan ve matematiğin temeli sayılan bir bilim dalıdır. Matematiğin sayılarla ilgili kısmına cebir denir. Bu bilimin kurucusu da El Cabir olduğu için İngilizce'de de Cebir'in karşılığı Algebra'dır! Algebra kelimesi El Cabir'in İngilizce telaffuza uydurulmuş bir halidir!

  • futbol

    29.04.2007 - 21:43

    Futbol, bir spor olmaktan çıkmış, kütlelerin afyonu ve tam bir sömürü sektörü haline getirlmiştir! Üstat Necip Fazıl ne güzel söylemiş: 'Bir maç için kahveleri, tribünleri dolduran o genç yığınlar goool! diye bağıracaklarına bi oooooool! diye bağırsalar bu ülkede neler olurdu neler! '

  • fethullah gülen

    29.04.2007 - 21:40

    Hakkı bâtılla örtüp hakka bâtılın katıldığı bu sentezci ve tâvizci yaklaşım, Allah’ın insana fıtrat boyasıyla sürdüğü rengi, bâtılın çirkin renkleriyle karıştırarak alaca bulaca olmak, çok renkli olacağım diye renksizleşmektir. Bukalemun, bir hayvandır, düşmanından korunmak için renk değiştirmesi onunla ilgili olarak İlâhî sanatın tecellîsidir. Ama, insan için bulunduğu ortama göre renk alan yapı, iki yüzlülüktür; onurlu müslümanın değil, şahsiyetsiz münâfığın karakteridir.
    Bir gün Peygamberimiz Kâbe'yi tavaf ederken Velid bin Muğîre, Ümeyye bin Halef, As bin Vâil ile karşılaştı. Bunlar, kabileleri arasında çok önemli kimselerdi. Dediler ki: 'Yâ Muhammed! Gel, biz senin ibâdet ettiğine ibâdet edelim, sen de bizim taptığımıza tap. Böylece seninle ortak bir noktada buluşalım. Eğer senin ibâdet ettiğin bizimkinden hayırlıysa böylece ondan nasibimizi alırız. Yok, eğer bizim taptığımız seninkinden hayırlıysa o zaman sen bizimkinden nasibini almış olursun.' Bunun üzerine Allah Teâlâ, Rasülü'nün cevap vermesi için şu âyetleri indirdi: 'Ey kâfirler, ben sizin taptığınıza kulluk etmem. Benim ibâdet ettiğime de siz kulluk etmezsiniz. Ben sizin taptığınıza kulluk edecek değilim; siz de benim ibâdet ettiğime kulluk edecek değilsiniz. Sizin dininiz size, benim dinim bana! ' (109/Kâfirûn, 1-6)

Toplam 64 mesaj bulundu