Hatice Yavuzdurmaz Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

iliştirmek

15.12.2006 - 10:41

hayatın hayatıma ilişmiş bir kağıt parçası gibi....dönüp bakmasam da yazılanları meraktayım...

boşluk

15.12.2006 - 10:37

bugünün adını boşluk diye değiştireyim bari..:P

simit yiyen martılar

15.12.2006 - 10:34

karşıyaka vapuru.. :)))

bakmak

15.12.2006 - 10:13

Sana bakmak
Bir beyaz kağıda bakmaktır.
Her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır..
gördüğün suretten utanmak..
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır..
sana bakmak
Allah’a inanmaktır.

takva

15.12.2006 - 10:09

erkan can'ın oyunculuğuna tekrar hayran kalınan film..

eline yüzüne bulaştırmak

14.12.2006 - 10:22

sevimli kişiliklerin :)) çikolata yemeleri.. :))

neden

13.12.2006 - 20:21

incitilmiş gülüşlerin gel!
biliyorum farklı değil nedenleri
ikimizin dertlerinin..
'kendin gibi olabilmek' istiyorsun
inat edip uymuyorsun..
inatçısın!
ne hoşsun bu huyunla
söğütler de senin gibi, gel! ! !

bana old and wise'ı çal

13.12.2006 - 20:13

çağan ırmak,erkan can,derya alabora gibi harika isimleri ve harika müzikleri biraraya getirmiş kısa film...

unutmak

13.12.2006 - 19:44

k.İ... :)

Yanlış anlamak

13.12.2006 - 16:07

arkadaşın şerpe (bağlamayla :)) çalcam demesini topluca serpil anlayıp üstüne gitmek....
gece geç saattir,fazlaca içilmiştir ve arkadaş serpil diye bir kıza aşıktır... :)))

telesekreter

13.12.2006 - 13:17

kendisine bırakılan mesajı dinleyip kahkahaya boğulduğumuz alet..
arayan kişi- onlara (biz oluyoruz kendileri) söyle aradım ama evde yoklar....
bknz: telesekreterin sekreter kısmını yanlış anlamış kişi.. :))))

kedi

13.12.2006 - 13:12

yıldızlarımız barışık değil.. :)

buğu

13.12.2006 - 11:10

gözlük kullanan kişinin yemek pişirirken çektiği çile.. :)

uzaya asansör projesi

13.12.2006 - 11:08

elektrik kesiliyor mu acaba oralarda... :)))

ahmet kaya

13.12.2006 - 11:04

Hani benim gençliğim nerde
Bilyelerim topacım
Kiraz ağacında yırtılan gömleğimi
Çaldılar çocukluğumu habersiz
Penceresiz kaldım anne
Uçurtmam tel örgülere takıldı
Hani benim gençliğim nerde.
Ne varsa bu gençliği yakan
Ekmek gibi aşk gibi
Ne varsa güzellikten yana
Bölüştüm büyümüştüm
Bu ne yaman celişki anne
Kurtlar sofrasına düştüm.
Hani benim gençliğim nerde
Hani benim sevincim nerde
Akvaryumum kanaryam
Üstüne titrediğim kaktüs çiçeği
Aldılar kitaplarımı sorgusuz.
Duvarlar konuşmuyor anne
Açık kalmıyor hiç bir kapı
Hani benim gençliğim nerde
Yağmurları biriktir anne
Çağ yangınında tutuştum.
Hani benim gençliğim nerde.

parmak

13.12.2006 - 11:00

çalışma esnasında mütemadiyen kazaya kurban giden başparmak..:((
bknz: yanık,kesikler,3 dikiş...

Joan Osborne

13.12.2006 - 10:56

severek dinlenilir.. :))

efkan şeşen

13.12.2006 - 09:58

vakitsiz,ahüzar,dokuz altı yolları....bi dolu güzel şarkı ve türkü..bir güzel ses...

ters lale

13.12.2006 - 09:40

en çok hakkari şemdinli bölgesinde yetişen ve 'ağlayan gelin' adı da verilen bir lale türü..

maske

12.12.2006 - 23:50

Dağılırken ruhun cehennemin kapısında
Alalım mı gururunu dalgaların kıyısında
Geleceğe dair olacaksa ince bir anestezi
Sıyıracaksın kemiğinden o yanlış yapışmış maskeyi.....k.i.

mutsuzluk

12.12.2006 - 23:43

sizce yeryüzünde gerçek mutsuzluk nedir diye soranlar için: en büyük mutsuzluk sorduğunuz sorudadır.gerçek mutsuzluk ise,bunu sorma gereğini bilincinde taşıyor olmaktır.....k.i

can

12.12.2006 - 23:40

kelimelerden kurtulur ölen.
mesafeler kendi tasarrufunca kısalır.
çünkü can,biz gittiğimiz yerin hayvanıyız.

ne etin heybetindeki yüksek ateş tanrısı
ne de şuursuzca akraba çıkmak karşılar artık
hayat içerisinde seninle benim yapışık kafataslarımızı

çünkü can,biz aynı ölüyü kemiren kurdun,olmayan ayaklarıyız.....k.i

şehir

12.12.2006 - 23:34

Şehir ile Geceyi ayıran birşey var:
bizim vurdumduymazlığımızla beslenen,
sağır taraflarımızı çoğaltan,
içimizdeki feryadı geleceğe taşyamayan/geçmişte bırakan,
kük saldığımız toprakla kavgalı,
savrulmak istediğimiz haritaları inkar eden,
inkar ederken bunun bilincinde olmayan...k.i

seni sevmek

12.12.2006 - 23:18

seni seviyorum.bazen bu yetiyor.
senin dalgın gözlerine bakmak,suskunluğunun nedenini düşünmek,
etinin sıcaklığına karışmak,
bazen yetiyor....k.i