Seni çok özlüyorum
Dayanamıyorum yokluğuna
Yangın yeriyim, kül oluyorum
Boğazım düğümlendi nefes alamıyorum
Yanımdasın uzatsam tutarım ellerini
Anlarsın, düşünce çaresizliğe yolun
Dört duvar mezarın olup da
Mevsimi geçtiğinde aşkın
Tüm kapılar yüzüne kapandığında
Anlarsın, maziden bakınca,
Hedef gözetmeyen ela gözlerin kalbime kurşun
Sessizliğinde kapanmaz yara vuslata sürgün
Karanlık çöktüren dertler yükledin de omuzuma
Sen ne zaman anlayacaksın kaybettiğin değeri
Rengarenk baharda; açan çiçekleri, uçan kuşları
kalmadı bende....
ne sevgi duygusu ,
ne mutsuzluk korkusu
anlamadı hayat bir kez olsun beni
yaşanacak günler var daha
pişmanlık dolu
Yıllar önce tanımak vardı seni
Yaşamın ortasından çıkmakta neyin nesi
Kalbim param parça olmuş yara bere
Sen tutkumun adı
Yaşanmayan aşkımın celladı
Sayamadım kaç kez öldürdün
Duymak istemedin kalbimin atışını
Söndürdün yüreğimdeki aydınlığı
Karanlığa gömdün ya sevda taşıyan kalbimi
Bir yudum sevgiydi aşkımız
Doya doya içen sen
Susuz kalan ben oldum
Kitaplara sığmayan bir hikâyeydi aşkımız
Yazan sen
Küsme bir tanem
Ben bazen çocuk olur
Bazen de gönüllü bir deli
Ama bil ki her zaman aşkının Mecnunu
Gölge etme ne olur
Kararlıyım aşkın kanununu yazacağım
Yüreği dağ kadar olmayanı
Yarım yamalak seveni
Seviyorum deyip yoldan sapanı
Hele aşkta kahpelik yapanı
Zindanlara……!
Gün geldi senden nefret ettim
Gün oldu hak etmediklerini yaşattım
Belki beni tanıdığına bin pişman ettim
İnan ki seni hep ölümüne sevdim
Gitme diyemiyorum



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!