Tayyibe Atay Şiirleri - Şair Tayyibe Atay

Tayyibe Atay

“eşik” sözcüğü üzerinde çok düşündüm...neden düşündüğümü, niçin düşündüğümü bilmiyorum... beni bu düşünceye sevk eden şey, yaşadığım evlerin hep eşikli olması mıydı; yoksa şu koca koca çok katlı binaların yarattığı ruh hali miydi, bunu da bilmiyorum...belki de bunlar değildi beni böyle düşündüren şey; bambaşka şeylerdi, bunu da bilmiyorum!..

dedikten sonra; yaşlanmaktan doğan düşünce eşiğini atlamanın getirdiği algılama ve bu algılar üzerine gitmenin açıklaması olarak, eşik üzerine cümleler kurma ihtiyacı duydum belki de!..aslında hayatımıza giren ne çok eşik vardır...doğmak bile başlı başına bir eşiktir!.sonra çocukluktan çıkıp gençliğe varış eşiği derken; ergenliğe alışma çağları!.bu da başka bir eşiktir!.dünyaya yanbakan, aşk denen rüzgarın ardında koşulan o delikanlı zamanlar!..dünyanın nasıl döndüğünü hesaba katmadan, tam da odak noktasının biz olduğunu sandığımız zamanlar!..hem çok güzel, hem korkunç bir hızla yaşadığımız zamanlar!..bu eşiği atladığımızda “ ne çabuk geçti” dediğimiz zamanlar!..”rüzgar gibi geçti” filminde belki aktör, belki artist, belki de figüran olduğumuz zamanlar!..bin bir yüzü ile geçip giden bir devrin bitişi!.pişmalıklar, iyikiler, keşkelerle bezenmiş,o fırtınalı gençlik yıllarımız!.bahar değil, yaza varış!..başka bir eşikten atlama telaşı yani!..

sonsuzluk eşiğidir bu! ona sahip olmak için; karşı cinsle olan yakınlaşma, dünya telaşı olarak tanımlanan düğün/ dernek günleri!..iki ayrı aile kültürü içinde büyüyen iki kişinin bir arada yoğrulmaya çalıştığı insanlık hali!..mayalanma ve geleceğe yeni filizler bırakma çağı!.evlilik denen çapraşık, özverili, zor yıllar!.işler, güçler!..çalış çabala; bacayı tüttürme uğraşısı!.toplumsal değerlerle cebelleşme!..bebek sesiyle duyulan mutluluklar vs...belki de en zor, en bilinmezliğiyle üstümüze binen, katlanmaya çalıştığımız zamanlardır evlilik hayatımız; bilmiyorum!.bu eşiği atlamak için çok düşünmeliyiz bence!.düşündük mü peki; asla!..bütün canlılarda var olan yuva kurma ve bu yolla geleceğe sahip olma duygusu ile aşk engeline takıldık ki; sonuçta düşüverdik başka kapı içlerine!..

Devamını Oku
Tayyibe Atay

günlerce çiğnenen bir sakız var: HDP!..

çiğneyip çiğneyip patlatamıyorlar!..demek ki nefesleri yetmiyor, balon haline getirmek için..muhalifin, iktidarın, yandaş medyanın, karşı medyanın ağzında aynı sakız!.mübarek “falım sakızı”!..dışındaki kağıtı yırtan yırtına, içinden çıkan manileri okuyan okuyana!..en gür sesli okuyan ise, bostanını kaptıran bahçıvan!.uzun uzun yıllar boyunca bostanında yetişen hıyarlar, karpuzlar,soğanlar,domatesler,biberler,baklalar, sırık fasulyeleri, lahanalar sessiz sedasız boyun eğmiş durumda!..ses soluk yok!..hatta soluksuz kalmışlar!.demek ki yutulmuşlar!..

dedim de, gene saptırdım konuyu herhalde!..saptıra sapıta ömür geçirmek inanın hiç de özenilecek bir şey değil...sakın bana özenmesin hiç kimse!.yoksa, kopyam olmaktan kurtulamazsınız!..oysa, herkes kendisi olmalıdır, kendisi gibi olmalıdır de mi!..lakin bu HDP denen sakız kendisi olamamış durumdadır!..kendisi olsa, hiç bir sorun yok!.sorun yarattıkça, sakız olmaktan kurtulamıyor!..kimisi diyor çiğnemeye devam edelim; kimisi diyor ağzımızdan yere atalım; kimisi de patlatmaya devam edelim!..bir karmaşadır gidiyor!.

Devamını Oku
Tayyibe Atay

ay ayyyy!..
nereye bakar bu adamlar?
havada gemi
denizde uçak
cebimde kuş
dilimde bal

Devamını Oku
Tayyibe Atay

gel zaman, git zaman
zaman aynı zaman!..

içinden biz geçtik sadece
ama öyle, ama böyle!.

Devamını Oku
Tayyibe Atay

“dünya geçer” elbet
döne döne
annelerin döl dökmesiyle!.

bak bu gelincik çiçeği
bu da güneş kızı

Devamını Oku
Tayyibe Atay

çok merak ediyorum, ayakları var mıdır “gizli tanıklar”ın diye!..varsa eğer; nereye yürürler, nereden geçerler, nereye uğrarlar!.yiyip içtikleri nedir mesela!.mesela, benim soframda olan şeyler midir; sofralarında olanlar!.

mesela nasıl giyinmiştir!var mıdır gocuğu mocuğu!.

varmıdır çoluğu çocuğu!.mesela aşık falan olmuşmudur; aynen Bahçeli gibi!..😀aşık olduğu kişiyi varmıdır öpmüşlüğü!.her öpüşü karşılığında aldığı bahşiş kaç paradır mesela!..

Devamını Oku
Tayyibe Atay



biliyorsunuz “moda” yenilik demektir sözlük anlamıyla. nasıl çıkar, ne zaman çıkar, çıkmasının nedenleri nedir gibi sorular sordurur insana, “moda” denen oluşum...çıkan her modanın alıcısı olmuştur tarih boyunca.

bir zamanlar kakül bırakma modası vardı; ben de bırakmıştım kaküllerimi kaşım üstüne!.kaşlarımın tam üstünde oluşturduğu çizgi kuş tüneği gibiydi!.gençliğimin kuşları konardı ona!.şöyle bir bakardım şaşı olan gözlerimi döndürerek onlara!.hepsi kaçıp giderdi korkularından; başka kişilerin, başka kakül tüneklerine!.bomboş kalırdı bendeki kakül tünek!.😀boş ver derdim, hepinizin canı cehenneme!..aslında dilime hiç yakışmayan bir beddua idi bu; o zamanlar değil, şimdi anlıyorum yanlışlığını!.

Devamını Oku
Tayyibe Atay

şu ufacık evimin içinde dön babam, dön!.bu odadan öteki odaya; öteki odadan bu odaya!.hem de eşiklerden atlaya atlaya!..bir yazımda, eşiksiz bir evde yaşamak istiyorum demiştim ya; gerçekten istiyorum o evi!.lakin ne istediysem, olmadı birader!.sanırım ya yürekten istememişim ya da çok dua etmemişim!.daha dahası elime geçen parayı biriktirememişim!..nasıl biriktireyim ki yani!.aç mı kalayım, çıplak mı gezeyim beh!.dedim de; bu günlerde iki tane moda yaratılsın istiyorum!..birisi “çıplaklık” modası, öteki “bak bak doy” modası!..

bu modalar çıktığında, para biriktirip istediğim evi alabilirim, he valla!.

ah benim uçarı, kuş akıllı kafam!.söyle bana, şimdi sana nasıl kızmam!..çünkü; asıl anlatmak istediğim şey başkaydı!..sana ne kimin çok giyinmişliği, sana ne kimin midesinin şiştiği; ne anlatmak istiyorsan, onu anlat e mi!.

Devamını Oku
Tayyibe Atay

Görev

aaa!..yol yapma işi başkasına devredilmiş; duydunuz mu!?ben duydum, he valla!..bu işi devralan kişi nasıl bir yol yapar, nasıl yapar bilemem!..asfalt mı yapar, yoksa makadam yol mu, bunu da bilemem!..yol yapımında kullanacağı kumu, çakılı, asfaltı nereden bulur; bunu da bilemem!..yol yapmak için var mıdır parası, pulu, elinde haritası!..yap-işlet-devret sistemine mi dayandırır, yoksa kamu hizmetine açık olarak mı yapar; bunu da bilemem!.ha bir de var mıdır, yol yapımında kullanacağı aracı gereci; faizli para yatağı!.hiç bir bilgim yok bunlara dair; billahi!.

bildiğim şeyler var ama; yapılacak yolun inişli yokuşlu, virajlı olacağı ile otoyol olmayacağı!.çünkü; arada dağlar, dereler, dar geçitler, sınırlar var!.sınır dedim de; hadi sınır noktasına kadar yolu yaptı diyelim; izin olacak mı sınırı geçip yola devam etmesi için!.bence verilmez!.verilmesin hem de!.yollar da bilmelidir uzayıp gitmenin bir sınırı olduğunu!..durması gerektiği yerde durmasını, gitmesi gerektiği yerde gitmesini!..giden yolları istemek hakkımdır diye de düşünüyorum açıkçası!.duran yollardan, eğri yollardan, çıkmaz yollardan, inişli çıkışlı, dar yollardan uzak durmak gerekir bence!.

Devamını Oku
Tayyibe Atay

lütfen gülmeyin!..hele hele çok komik falan demeyin; bozulurum bak!.

şeyyyy!..

şey işte beh!..bir türlü diyemedim!..gelip gelip gidiyor dilimin ucundan mübarek!.neydi neydi diye sorup duruyorum kendime!.bir türlü söyleyemiyorum!yutmuşum sanki dilimi!.yuttum mu acaba diye koşuyorum aynanın önüne, çıkarıyorum dilimi; var!.hem de kürek kadar bir dil!.aman allahım diyorum, bu kadar kocaman bir dil, nasıl sığar ağız boşluğuna!..Allah’ın işi işte; sığarmış meğer!.tabii ki, dilin sığınma işi değil bu; sığdırılma işi!.

Devamını Oku