Aynı vardan yok olduk.
Sen kendi hayatına gelin oldun,
ben hayata güvey. Aynı yoktan var olduk. Sen kendine zaman oldun,
ben zamana tanık Aynı yolda kaybolduk. Sen kendine yön oldun, ben yöne ışık. Aynı ışıkta kaybolduk. Sen kendine ışık,
bense ışıga sen oldum.
Şimdi boya gerdanini maviye ,
Gece yağan yağmurun, son tanesi,
zafir esmerliğindeki penceremin
eskimiş pervazına henüz değemeden,
belaya meydan okur gibi doğdu yeni güne güneş.
" ... Bugün cumaymış, yarın cumartesi, çoğum gitmişte azım kalmış." Bananesi de, Nazım'dan manyel kalmış bahtıma. "İçimde kızıl bir gül gibi duran zaman" haricinde.
Olsundu güzeldi buda.
Zihnimin insanların da , sayısız gemi demirli. Sayısız gemilerdeyse fikrimin bitirimleri. Sığdırdıkları küflü küfe kadar sığıyorlar artık tornistanlarına. Olsun be bilmekte güzeldir . İşte insan bildiği kadar varır her şeye.. Ve her şey bilmedikleriyle yeniden başlatır kendini yeni yaşamlar da...
Güldü, ay düştü tenine , tanrıyı kıskandırdı güzelliği, güzelliği dediğimse , değil eti kemiği. Sustu usulca , zaman kendini kustu , kustu dediğimse , doğurduğu yine yeniden kendini. Döndü seviyorum dedi seni , seviyorum dediğiyse en zor bilmecesiydi.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!