her şey seninle başladı,
ama seninle bitmedi.
gerçekten de bitmedi bir şey,
bitsin istedim çok şey ama...
gel dedim gelmedin, üzüldüm.
sonra geldin ama sevinemedim.
her şey;
sırasını bekler bizim buralarda.
gece martılar sustuğunda,
bülbüller başlar şarkısına...
sen sırayı mırayı boş ver yandığım,
düş gel hayatıma,
her yaprak
tereddütle ayrılır dalından
bir sağa bir sola
gönülsüz salınarak
her yaranın bir sahibi vardır,
benimki de sensin...
bunca zaman,
beni yaralayan seni aradım.
sen ve yıllar, sözünüz, yüzünüz,
bir celladın dili kadar soğuk...
her zamankinden
daha ağır çektim havayı içime
ve gözlerimi kapattım, sana açıldım...
böyle alabiliyorum kokunu anca,
içimde sakladığım,
zihnime sapladığım kokunu...
hiç ayrılmadık
kaybetmedim seni hiç bir zaman
yokmuşsun gibi de davranmadım
örneğin aynı denizin tuzu yapıştı tenimize
aynı yağmurlarla ıslandık
Hiç bilmeyeceksin dostum neye ağladığımı
Tüm güzelliklerin üstünde
Yarama umutlarımı bastığımı
Avuçlarımın arasında bütün bildiklerimi
Un ufak edip yarına savurduğumu
Hiç bilmeyeceksin
hiç bir tanıdık kalmadı buralarda.
hani sen de gittin ya,
her şey yabancı oldu artık bana...
sabah olmazsa akşam,
akşam olmazsa sabah diye,
avutuyorum kendimi...
hiç değişmemişsin
yorgun gözlerini saymazsak,
yüzündeki cizgileri,
saçındaki beyazları,
içinde biriktirdiğin acıları,
avuç izinde gizlediğin kederleri,
hiçliğime doğan sevgili,
yoklardan var olanım;
tut ellerimi bırakma.
bırakırsan; varlığında kaybolacağım.
yokluğunda; ne hâldeydim bilmiyorsun.
şimdi beni,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!