Ey benim tarifi olmayan, yürek yangınım.
Hangi dermansız derdimin kelamısın da,
Satır satır yüreğimden dökülüyorsun sayfalara,
Suskun kalemimden, içime ateş düşürme,
Külendikce kora döndü yüreğimde ki yangın,
Söndürmez artık bu yangını göz pınarlarım,
Yüreğine sar beni…
Kimse duymasın, kimse bilmesin, kimse görmesin…
Ben sadece senin kalbinin attığı yere saklanayım.
Dünyadan kaçır beni, kendinden eksiltme beni;
Yüreğine sar beni…
Sar ki nefesim seninle tamam olsun.
Bazen durup uzun uzun düşünüyorum…
Acaba gerçekten yüreğim mi yüzsüz bir dilenci,
yoksa kader mi beni, defalarca kapanan aynı kapıya sürüklüyor?
Yoksa bu bir imtihan mı — unuttuğunu sandığın şeyleri yeniden yaşamak zorunda kalmak mı?
Ey ruhun cesedimdeki nefesi,
Ey dünya üzerindeki son soluğum,
Ey iki cihanda da yüreğimin bitmez sevdası,
söyle şimdi...
Zamansız Hasret
Yokluğunda…
mevsimleri… güne ekledim
— Sen gelmedin —
**“zindanlardayım hafız...
kaç gün doğdu,
kaç gece bitti bilmiyorum
zaman kavramını yitirmiş sanki
kopartmayı unuttuğum onca takvim
Zor...İllaki zordur..!!
Bir yürekte iki kişilik yanmak..
Senin bahçende çicekler açarken ,
Dikenleri benim yüreğime batıyordu..
Ve,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!