"sahi....
hangi mevsimin adıydın
SeN..
zamansız yağan yağmur mu
yoksa ayrılık ateşiyle içimi yakan yazmı
sahi hangi mevsimdin SeN
---
Hani… anlatmak istersin ya.
Ama karşındaki seni yanlış anlar diye,
Kelimeler takılır boğazına.
Yutkunamazsın.
Hasrete duyulan özlem nedir bilir misin..?
Yokluğun bile özlemini çekmektir.
Birini öyle derin özlersin ki,
artık özlemin kendisini bile özlersin...
Her kalem farklı bir renk seçer dünyaya not düşerken;
mavi umut yazar, yeşil tazelik, kırmızı tutku.
Benim elimdeki kalemler hangisini denese,
sayfalar senin gölgenle kararır.
Hatay gibiyim
Yani darmadağın enkaz içinde
Her bir yanım yıkık, dökük...
Sağımı toparlasam,
Hatay gibiyim
Yani darmadağın enkaz içinde,
Her bir yanım yıkık, dökük...
Sağımı toparlasam,
Solum dağılıyor.
Azın nekadar çok oLduğunu
Yok biLirmiş..
Geri geLmeyecek bir ömrü hiç...
Uğruna harcadık be usta..
Çok mu üzdüler seni evLat
Dedi.!!
Herkesin bir limanı olmalı,
kıyısı olan…
Çünkü insan, ne kadar güçlü görünürse görünsün;
bir gün mutlaka yorulur.
Unutma, unutma ki hesabımız var:
Bana bir ayrılık borcun var — biçtiğin yalnızlığın bedelini ödeyeceksin.
Elinde bavul, eski rotalara bakarken,
kaçacak bir şehir ararken gökyüzünün kıyısında,
Hoşçakal yüreği ayazım…
Biz seninle birbirimizin Cân’ını kaybettik.
Birbirimize verdiğimiz yılları, sözleri, hayalleri
Toprağa gömdük… üstünü sessizlikle örttük…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!