-“Şiir hiç de edebiyat değildir; bir yaşama ve ölme yöntemidir…”
………………………………………………….(Arseni Tarkovski)
çift-çapraz’a getiriyorlardı
sordum çağırtkanlara
:
Berfinim,
içimin güler yüzü,
yaşanılası iklimim hoşgeldin...
(adımın çapraz yazılması kimin umrunda...
denize düşen yılana öykünür biraz da...)
Devamını Oku
içimin güler yüzü,
yaşanılası iklimim hoşgeldin...
(adımın çapraz yazılması kimin umrunda...
denize düşen yılana öykünür biraz da...)
“insanı geçer acı”
şiir seslerin uyumundan hoş bir müzik eşliğinde sunulmuş okuyucuya..
şiir kendi içinde bir bütün oluşturmuş sonra kendi içinde bir bütünü teşkil etmiş başlıkla bütünleşmiş ki başlık aslında en baştan bir bütün halinde oraya yazılmıştı. böyle bir devir daim gibi gidip gelmiş şiir ama sonunda kendi dengesine oturmuş sanki. yani bir eminlik var. gelgitlerden ziyade. ama kabaran dalgalara da bir izin var yine de. hayatın doğasına doğru ne olduğunda olgun bir duruş sergiliyor şair
bir de çankaya'da çan olsa ne yapacaktık değil, mi?
bu da işin esprisi
Mükemmel bir şiir okudum.
Hayır okumadım okundum...
Tebrikler.
----
Koca kafalılar,mazoistler.
Güdük bıraktılar.
Meyve vermeden kestiler ağaçları.
Susturdular...
Çökerttiler...
Şimdi tahammül de kalmadı.
Çağırıyor toprak aslına dönmek var ya ;
Ağaç olacaktı bu tohum!
------
Koca Kafalılar
Koca kafada siyah-beyaz tek göz.
Samanlıkta iğne, bulunmaz beyin.
Kepçe kulaklarına ninni ”rodrigo”.
Dilinde ekşi hoşaf tadı…
Boğayı burmuşlar;
Ne arasın öküzde şehvet.
Koca kafalılar çok çektik sizden.
Güzel olan her şeyi,
Heveslerinize kurban ettiniz.
Tadını kaçırdınız,
Hayatı zindan ettiniz!
Hırsızları bile gücendirdiniz…
Gülleri soldurup;
Bülbülleri susturdunuz.
Tek gözünüzle gör/e/mediniz,
Dünyanın diğer yüzünü…
Birde isterseniz “Firdevs”i
Bilin ki nasibiniz, “eşek cenneti”.
Ahmet Bektaş
Çığlık çığlığa çıldıran çağlayan çukurlarında ,çilekeş çiçek çırpıntıları....:)
(Sadece bir esinlenmedir). Tebrikler.
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta