Önsöz
Şiir, kalbin diliyle konuşan bir sanattır.
Kimi zaman aşkın coşkusunu, kimi zaman vatanın yüceliğini,
bazen tabiatın sessizliğini, bazen de hüznün derinliğini fısıldar.
Bu kitapçıkta yer alan dizeler, içten gelen duyguların bir yansımasıdır.
Ne bir iddia, ne de büyük bir arayış…
Sadece gönlün kalemle buluştuğu anların bir toplamıdır.
Okuyucuya düşen, satırların arasında kendi duygularından bir parça bulmak,
ve belki de bir tek mısranın bile kalbine dokunmasına izin vermektir.
Şiirler;
Aşk, Vatan, Tabiat ve Hüzün başlıkları altında derlenmiştir.
Her bölüm, ayrı bir yolculuğa davet eder.
Sevda Rüzgârı
Dağları dağlayıp yol buldum sana,
Sen yatağında ben rüzgâr ararım.
Encamın dem dem dokunur insana,
Sağanak haldeyim seni de sararım.
Turuncu vakitte akar yüreğim,
Şair kalemimden şiirler damlar.
Irmak boyu çık ta gel sevdiceğim,
Başımdan aşıyor bütün akşamlar.
Eylül Hüznü
Bir Eylül hüznü çökmüş,
Sonbaharın yapraklarına.
Uyumuş ağaçlar
Mevsimin yorgunluklarından.
Hava yine soğuk,
Üşüyor dallar,
Üşüyor yapraklar…
Rüzgârın şiddetine dayanamıyor,
Uçuşuyor yapraklar.
Hadi oradan diye
Ses veriyor belki de,
Belki de direniyor
Hayata tutunmaya.
Gecenin Girdabında
Gecenin girdabında çaresizim,
Bir ahla arşa değer figanım.
Bilirsin senden başka gidecek kapım yok,
Ancak sana yalvarır, senden medet umarım.
Gözlerim karanlıkta seni arar,
Ruhum senin sesinle uyanır.
Ve bilirim…
Senden başka çıkış yok bu buhrandan.
Aşkın Kıvılcımı
Her akşam pencerende seni beklerdim,
Sen gelince odanda güller açardı.
Biz aşk mahkûmuna duvar örerken,
Ben senin sevdanla kor gibi yanardım.
Yıldızlar, mehtap, bazen zifir gece,
Kavuşma yollarımızı kapatırdı.
Ama bil ki gönlüm hep seninleydi,
Kalbim seni sevda ile saklardı.
Yalnızlık Şarkısı
Garip bir yalnızlık var içimde,
Seni arıyorum uzak şehirde.
Toz duman olmuş yıkık yerde,
Kalbimin derinliklerinde gizlice.
Bir yoksulluk var yüreğimde,
Seni arıyorum gezdiğim yerde.
Esen rüzgârlarda, gecenin karanlığında,
Bir ses geliyor:
Adını fısıldayan…
Sevdanın Gözlerinde
Bir bakışın yeter, çöker kalbime,
Kör kuyulardan ışık olur sevdan.
Alev alev yanar her hücrem,
Gözlerinde yeniden doğar zaman.
Sevda dediğin sükûtla başlar,
Bir kelimeyle dağ olur gönülde.
Sen ki ömrümün en tatlı armağanı,
Sevdam, yüreğimde sonsuza dek sürecek.
Kalbimin Yankısı
Adını fısıldadım boş sokaklara,
Duvarlar bile döndü sesime.
Bir yankı gibi çarpıp kalbime,
Sana doğru aktı sözlerim gizlice.
Ne gece sustu, ne yıldız söndü,
Sevdamı örttü karanlık perde.
Bilir misin sevgilim,
Ben seni özlerken,
Her şey seninleydi bende.
Sensizlik
Gözlerimde tüter hasretin dumanı,
Ellerimde yanar özlemin ateşi.
Her gece sensizliğin koynundayım,
Her sabah yokluğunla uyanırım.
Bir gün dönersen eğer,
Gözlerime bak yeter.
Sensizlik bir çöl,
Sen varsan bahardır,
Sevdam yeniden yeşerir.
Gönül Bahçesi
Kalbim bir bahçe, sen gülüsün,
Her yaprakta sevdanın izi.
Rüzgâr eser adını taşır,
Bülbül öter gönlümün dili.
Sen olunca bahar gelir içime,
Kışlar bile erir gözlerimde.
Aşkınla açar gönül çiçeklerim,
Sen benim sonsuz hevesimsin.
Aşkın Son Nefesi
Bir gün susarsa bu yorgun kalbim,
Bil ki son nefesimde adın vardır.
Her damla gözyaşım sana akar,
Her dualarımda sen varsındır.
Ne zaman bitse yollar, umutlar,
Gönlümde tüter yine sevdan.
Aşk dediğin ölmez sevgilim,
Seninle başlar, seninle tamamlanır.
Bayrak
Dalgalan ey nazlı hilâlim,
Şehit kanıyla boyanmışsın.
Göklerde hür bir destansın,
Milletimin alnındaki şerefsin.
Ay yıldızınla gurur duyarım,
Her bakışta coşar yüreğim.
Sen varsan vatan da vardır,
Seninle diridir milletim.
Bayraklı Güzel Tepe
Bayraklı Güzel Tepede
Mavi bulut resminde,
Biz bu yolda yürürüz
Atamızın izinde.
Dalgalan sen Bayrağım,
Sana bakar coşarım.
Nazlısın ay yıldızınla,
Sana türkü yazarım.
Sen milletimin değeri,
Sen milletimin onuru.
Şehitlerimden yadigâr,
Ey bayrağım, gururum.
Dil ve Bayrak
Dil, bir milletin canıdır,
Kimliğini yaşatan sesidir.
Dilini kaybeden millet,
Bayraksız kalmış gibidir.
Bayrak gökte özgürce dalgalanır,
Dil gönülde hürce yaşar.
İkisi de milletin varlık damgası,
Biri susarsa öteki solar.
Ey Vatan
Toprağında yatan şehit kokar,
Her taşı destan, her dağı diyar.
Senin için can verir bu millet,
Ey vatan, kalbimiz sana karar.
Bir yanda bozkır, bir yanda deniz,
Hepsi seninle anlamlı, aziz.
Uğruna yanar gönüllerimiz,
Ey vatan, sana kurbanız biz.
Şehitler Diyarı
Bir hilâl uğruna toprağa düşen,
Askerin destanı göklere süzülür.
Her damla kanı bayrağa can verir,
Şehitler yurdunda ebediyet kurulur.
O kahramanlar ki yılmadı, korkmadı,
Vatan için serden geçti yolunda.
Bugün özgürsek, onlardır sebebi,
Şehitler diyarı başımızın tacıdır.
İstiklal Rüzgârı
Bir rüzgâr eser dağlardan,
İstiklalin sesiyle.
Türk’ün hür nefesiyle,
Dalgalanır bayrağım göklerde.
Ne zincir, ne pranga,
Tutamaz milletimi.
Çünkü bayrağım ve dilim,
Hürriyetimin simgesidir.
Kutsal Emanet
Bayrağım, atamdan kalan miras,
Göğsümde taşıdığım sevdasın.
Şehidin son nefesiyle yükselen,
Ellerimle tuttuğum duasın.
Sana uzanan kirli elleri,
Milletim canıyla durdurur.
Çünkü sen bir bez parçası değil,
Bir ulusun onuru, şerefidir.
Vatan Sevgisi
Taşına toprağına kurban olayım,
Bir yudum suyuna minnettarım.
Seninle doğdum, seninle büyüdüm,
Vatanım, tek sığınağım, yuvam.
Üstünde ezan susmasın,
Göklerden bayrak inmesin.
Her nefeste söylenir içimden:
Vatan için ölmek şereftir.
Mehmetçik
Dağlarda, sınırda, gece gündüz,
Bir nöbet bekler Mehmetçik.
Üşüse de, yansa da, susasa da,
Vatanı için her daim yiğit.
Anası dua eder ocağında,
Babası gururla bakar ardından.
Mehmetçik, milletin öz evladı,
Adı destandır, hatırası sonsuz.
Bayrak ve Hilâl
Hilâl eğilmez göklerde,
Yıldız sönmez asla.
Bayrağım göğün şerefidir,
Milletimin namusudur.
Dalgalan ey nazlı al bayrak,
Ufuklara umut saç.
Sen varsan vatan da vardır,
Seninle hürdür bu toprak.
İğde Çiçeği
İğde çiçeği açtı,
Uyandı nevbahar.
Gönlümde sevda yeşerdi,
Bir rüzgâr esti bahçemden.
Kokusu mest etti gecemi,
Bir serinlik doldu içime.
Her yaprağında umut vardı,
Her dalında yeni bir şarkı.
Sonbahar Yaprakları
Sarı sarı dökülür yapraklar,
Rüzgâr alır götürür bilinmeze.
Her biri bir hatıradır aslında,
Gizlenir toprağın sessizliğine.
Ağaçlar dalında hüzün taşır,
Gökyüzü bulutla gözyaşı döker.
Sonbahar bir veda mevsimidir,
Ama içinde yeniden doğmak da gizlidir.
Irmak Boyu
Irmak boyu çık gel sevdiceğim,
Turuncu vakitte akar yüreğim.
Gökyüzü yansır sulara ince,
Sevda türküsü düşer hece hece.
Bazen gürler, bazen usul usul,
Irmak da insana benzer aslında.
Coşar, taşar, kırar zincirini,
Sonra bir sessizlik sarar kıyısını.
Güneşin Doğuşu
Ufuktan yükselir kızıl bir nur,
Güneş doğar dağların ardından.
Her ışık bir umut taşır gönle,
Her sabah yeni bir başlangıçtır.
Karanlık kaçar, kuşlar uyanır,
Toprak yeniden can bulur.
Bir gün daha armağandır insana,
Güneşle başlar hayatın şarkısı.
Yağmur
Yağmur iner gökten usulca,
Toprak kokusu sarar her yanı.
Her damla bir dua gibidir,
Susuz gönüllere rahmet taşır.
Penceremde bir ezgi başlar,
Damla damla mırıldanır camda.
Ve ben bilirim ki yağmur,
Gökyüzünün gözyaşıdır aslında.
Kış
Kar beyazıyla örter dağları,
Sessizliğe bürünür her sokak.
Soğuk sarar taş duvarları,
Ama kalplerde soba gibi sevda yanar.
Kış; sabırla bekleyiştir,
Kış; umutla direniştir.
Ve bil ki en soğuk günler bile,
Bahara gebedir içinde.
Deniz
Uçsuz bucaksız mavi bir sır,
Dalga dalga çarpar kıyılara.
Deniz bazen hırçın, bazen dingin,
Gönül gibi değişir an be an.
Martılar şarkısını söyler,
Ufukta kaybolur gemiler.
Deniz, özgürlüğün simgesidir,
Sonsuzluğa açılan bir kapıdır.
Baharda Çiçekler
Baharda açar renk renk çiçekler,
Her biri başka bir neşedir.
Arılar şarkı söyler dallarda,
Toprak cömertçe armağan verir.
Bir papatya fısıldar aşkı,
Bir gül dile getirir sevdayı.
Baharda kalpler de çiçeklenir,
Her gönül yeniden dirilir.
Rüzgâr
Eser dağlardan, ovalardan,
Bir sır taşır her nefesinde.
Bazen hırçın, bazen nazlı,
Bazen de sessiz bir şarkıdır.
Rüzgârla savrulur yaprak,
Rüzgârla uçuşur tohum.
Ve ben anlarım ki hayat,
Bir rüzgâr gibi gelip geçer.
Gece ve Yıldızlar
Gece iner sessizce,
Gökyüzü süslenir yıldızlarla.
Her yıldız bir dilektir aslında,
Her biri bir umut taşır insana.
Ay ışığı dökülür yollara,
Gönüller sevinir, hayaller uyanır.
Gece karanlık değildir aslında,
Işığın en çok parladığı andır.
Onulmaz Yâre
Onulmaz yâre mi içime atıp,
Aklı firar edip gezdim bir zaman.
Ellerin derdini derdime katıp,
Gönül süzgecimden süzdüm bir zaman.
Hüzün yükünü sırtımda taşıdım,
Çare aradım her yol başında.
Ama anladım ki ey gönül,
Her yara kendi sabrıyla kapanır.
Kömür Karaymış
Ayrılık yok dedik, delice sevdik,
Alnımda yazgılar kömür karaymış.
Ah yarim, biz nasıl bu sona geldik,
Alnımda yazgılar kömür karaymış.
Bir yanım yangın, bir yanım buz,
Kalbim yaralı, gönlüm susuz.
Sevda yolunda tükendim, yanmışım,
Meğer her şey kader oyunuymuş.
Be Zalim
Kor alevler sardı dört bir yanımı,
Yaralarım göz göz, yakar canımı.
Dondurdu adeta sözü, kanımı,
Sam yeli misali esti yüzüme.
Ey zalim, bilmez misin kıymetimi?
Her adımda taşıdım sevgini.
Ama şimdi yüreğim kül içinde,
Ne umut kaldı, ne teselli.
Eylül Hüznü
Bir Eylül hüznü çökmüş,
Sonbaharın yapraklarına.
Uyumuş ağaçlar
Mevsimin yorgunluklarından.
Hava yine soğuk,
Üşüyor dallar,
Üşüyor yapraklar…
Rüzgârın şiddetine dayanamıyor,
Uçuşuyor yapraklar.
Yalnızlık
Garip bir yalnızlık var içimde,
Seni arıyorum uzak şehirde.
Toz duman olmuş, yıkık şehirde,
Kalbimin her köşesinde gizlice.
Bir ses geliyor karanlıktan,
Bir fısıltı düşüyor rüzgârdan.
Adını duyuyorum ıssızlıkta,
Yalnızlık vuruyor kalbimden.
Figanım
Bir ahla arşa değer feryadım,
Kime anlatsam, kime sığınsam?
Bilirim senden başka kapım yok,
Ancak sana açılır ellerim.
Geceye düşer gözyaşlarım,
Gündüze kalır suskunluğum.
Figanım göğe yükselir,
Yalnız sen duyarsın.
Kırık Hayaller
Bir zamanlar göğe uçan hayallerim,
Şimdi paramparça yerde yatıyor.
Her biri bir umut,
Her biri bir düş kırıklığı…
Topladım parçalarını tek tek,
Ama birleşmiyor hiçbirisi.
Meğer bazı hayaller,
Kırıldığı yerde kalırmış.
Sessizlik
Ne söz kaldı dudaklarda,
Ne şarkı kaldı dilimde.
Bir sessizlik çöktü üzerime,
Bir yalnızlık sardı içimi.
Sessizlik de konuşur bazen,
Sözden daha ağır, daha derin.
Ve ben öğrendim ki susmak,
Bazen en büyük haykırıştır.
Veda
Bir yol ayrımı düştü önümüze,
Gözlerimiz konuştu, dilimiz suskun.
Belli ki bu sevda burada biter,
Her ikimiz de yaralı, ama mecburuz.
Veda dedim, gözlerin doldu,
Gönlümde fırtınalar koptu.
Ve anladım ki ayrılıklar,
Kalbin en ağır imtihanıdır.
Bu kitapçık, bir gönül yolculuğunun izlerini taşır.
Aşkın coşkusundan vatanın yüceliğine,
Tabiatın dinginliğinden hüznün derinliğine uzanan bir serüven…
Her mısra, kalbin bir köşesinden kopup gelmiş,
Her şiir, insan olmanın farklı bir hâlini yansıtmıştır.
Kimi zaman bir sevda fısıltısı,
Kimi zaman dalgalanan bayrak,
Kimi zaman yağmur kokusu,
Kimi zaman da sessiz bir gözyaşı…
Şiir, aslında yaşamın ta kendisidir.
Ve bu kitapçık da hayata küçük bir not,
Gönülden kaleme düşmüş mütevazı bir armağandır.
Okuyana bir nefeslik huzur,
Bir satırlık teselli,
Bir mısralık umut bırakması dileğiyle…
Ömer Tural
Ömer Tural
Kayıt Tarihi : 24.9.2025 18:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!