Yolun Ol'a benzer yüreğin kul'a
Libassız doğmuşuz düşmüşüz yola
Dost dediğin kastettiğim bir pul'a
Seni satıyorsa şimdi işin zor.
Giymişsin ipekten ilimsiz gömlek
İslâmı kur'ândan anlat be hoca
Millet dinden oldu hurâfelerden
İmân evi yandı tütmüyor baca
Sokaklar geçilmez cenâbetlerden
Dört rekât namazla, dört yüz bin rekât
Zamanın dili yok ketûmdu kördü,
Vakit biraz varda mekânlar ıssız
Kesif bir gece bulaşıp durdu
Fersiz gözlerimden düşerken ıssız
Umutlar ebruli karanfil açar
Güneş yükselmeden kuşluk vaktine
Geleceksen bana sessizcene gel
Yağmurdan üşürüm kardan donarım
Yazbahar ayında ıssızcana gel.
Zamansız eskimiş çağlar olmasın
Kim derdi ki bizim izdivâç bitmiş
Sebep arıyormuş bir hata yetmiş
Merhamet duygusu körelmiş gitmiş
Vicdânına benzer yıldız geceler.
Takılma demiştim böyle bunlara
Taşı toprağıda elbette altın
Kimseyi dışlayıp atmaz İstanbul
Var ise ekmeğin araban katın
İnsan gibi adam satmaz İstanbul.
Bakmazki insanın etiketine
İstanbul kokuyorsun! yüreğim
Çok kere sevdâ,az kere gûrbet.
Var sana benim mecbûriyetim
Eğildi boynum ederken hürmet.
Kadıköy bekler boğaya inat
Dünyanın merkezinde
Gözü var herkesin de
Biz varız arkasında
Can kurban İstanbul'a
Ayları yılı sayıver
İşte gidiyorum meçhûle doğru
Ya yol bende biter yada ben yolda,.
Dönüşünü bilmez bu Efiloğlu
Bu aşk burda biter yada sen yolda.
Sanıyordum mâlik benim, liderim,
Dağların sümbülüyüm
Bağların bülbülüyüm
Cânânımın gülüyüm
Koklayan kul istemem
Tâhtıma kul istemem




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!