bir bahar akşamına dair anlatılan en güzel hikayeler
ya çocukluk günleridir
ya da bir masal aşkı.
çok az insan kederi ve hüznü yakıştırır bahara,
yakışmaz da aslında.
pırıl pırıl yeni bir elbisede
gizemin kol gezdiği saatler de savunmasız olmasın yüreğiniz,
bir serseri kurşunla vuruluverirsiniz.
insanlar ağlarken gülmesin gözbebekleriniz,
kaşığın sapıyla çıkartıverilirsiniz.
düşenler el uzatırken tekmelemeyiniz,
kırılıverir ayak bileğiniz.
lavanta kokulu yârim,
bu nasıl bir mahcubiyet?
nefesinden gelen hoş esinti, rüzgarın esişindeki notalarla birleşti.
kadifemsi bakışlarında böylesi bir meydan okuma varken,
inanılmaz olana inanmak istiyorum şimdi…
çaresizce,
mayalanmış hamur gibi sana sevdam,
her geçen dakika çoğalıp kabarıyor,
gel artık ne olur,
bak artık bu hamur ekşimeye meyil arıyor… ;))
şafakta aşk başkadır sevgilim,
sabah ayazında ürpermek ve sokulmak sana,
sıcaklığının sevgisinde kaybolmak,
bir şarkı mırıldanmak birlikte yada bir duaya amin demek seninle…
Hurda yığını olmuş vücutlarda,
alevler içinde kalmış bir binayı andıran
bulanık kırmızı yüzler var etrafta.
sararmış meşe yaprakları kadar güzel ve çekici
bir o kadar da hüzünlü günler bu günler
iğne gibi batan kaygıları bir kenara itin,
aynadaki yüz
ve
yüzdeki hüzün eşliğinde
gecenin yamaçlarına tırmanıyoruz,
bıkmadan,usanmadan.
göz bebeklerimizde küçücük bir pırıltıyla
kalemimin durduğu yerdeyim
anadan üryan bir gecedeyim.
öyle bir karanlıkki bu,
her şeyi almış içine.
koca bir girdapta dönüyor herşey ve herkes.
Sevdanın tek kurşunu olda vur beni,
Amansız aşk ateşinde dene sevgimi,
Adın dudaklarımdan dökülürken bir dua gibi
Zararı yok sen yine de duyma beni.
Özün de sözün gibi güzel olsa,
vurularak ölmekse payıma düşen,
sen vur beni gözlerinle
vur ki bedenim sana bürünsün
senli kefene sarılmış
musalla taşında defnedilmeyi bekliyorum
hadi
https://youtu.be/SqS90z4AuJM