Neyim ben
ve neler kayıp gitmiş
titreyen ellerimden
Yada kaç yaşındayım
Kaç sene geçmiş üzerimden
Akıp giden zamana inat
Bazen duruyorum
öyle hiç kımıldamadan
Göğüs kafesimde çırpınarak
yüreğim ritim tutuyor
sevdiğin o hüzünlü şarkıya
Hasretindendir yüzümdeki solgunluk
Gülüşünü uzun zamandır göremediğim için
İçime yağmur yağmıyor
Su seviyem İstanbul’daki barajlardan beter
Bu yüzden gözlerim değil ancak ellerim ağlayabiliyor
Bulanık bir resim
Senden arda kalan
Ufak bir anının şahidi
Oysa ben şahitlik etmek isterdim geri kalanına
İnce bir hüzün gördüğüm
Gecenin körü de olsa arasan
Umudumu keşmiş bir halde
seni düşünürken bulursun beni
Saysan
Sövsen
Bağırıp çağırsan
Kim nerden bilecek eyy şiir
neyi anlatıyor
o yumuşak göğsüne uzanan kelime
Sen ki hiç yok demedin
Annelik ettin
Al işte sana bir fail-i mecnun
Kim bilir kaç adreste seni aradı
göğsümdeki kurşun
İstemem geçsin
Benim için
artık zaman dursun
Biz seninle çocukken tanıştık
Elimizde pamuk şeker
Aklımızda uçurtma düşleri
Ve erkenden uyuduğumuz için
Göremedik hiç yıldızları
Nelere gülerdik biz
loş sokak lambalarının altında sevişirken
Uğur böcekleri şahit
ya da kırda bayırda topladığımız dört yapraklı yoncalar
Seviyorduk en az ikimiz kadar
I
Sana geldiğimde mevsim kıştı
Kalbim sadece sana ayrılmıştı
İçimde geveze bir çocuk
durmadan, usanmadan
bana gözlerindeki sıcaklığı anlatmıştı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!