Mütevazi görünmeye çalışan renklere fazla ehemmiyet vermeyen bir hayat
Seni Yıldıztepeden seyr ettim ey Malatya!
Gönlümde yıldız yıldız, gözlerimde ışıl ışıl...
Hatıralar canlandı, cıvıl cıvıl aktım maziye.
Cansız duvarlar bile göze yaş oldu ığıl ığıl.
Seni, bugün bir tepeden izledim ey Malatya!
Tatlı tesbihatlarınız ninni oldu ruhuma,
Yeniden doğuşun adı Malatya vakıfları.
Hali tevcihatlarınız evrad oldu ruhuma,
Yeniden doğuşun adıdır Malatya vakıfları.
Fatih idi, Yavuz idi, Barbaros idi herbiri,
Sabahım
Gün gebe, önündeki aleme..
Peşindeki nümayiş, ilerdeki alayiş için yaratılmadın ey insan!
Kalbindeki asayiş içindir bütün evrendeki faaliyet.
Ne renk verirsen o görünür günün,
Îro îda çevan e, bihar kilamê ser devan e.
Ewr wek şivan e, gîya û dar wek pezan e.
Gîya wek bêrîvan e, şîrê axê ser lêvan e.
Bihar şervan e, li dijî ew dijminê reşbîn.
Dünya kalpten çıkarsa kaç kalır?
Sonsuz kalır.
Fenayı bekadan,
Nefsi likadan,
Küçüğü büyükten...
Haykıralım kumlara, taşlara, kağıtlara, sayılara...
Hani nerede Rüstem nerede Herkül nerde Afrasyab?
Hangi görklü kahramanı öğütmedi bu çarklı asiyab?
Nerede devletleri gurur üstüne bina edilmiş şahlar?
Şevketlerini ordular değil viran etmedi mi ah vahlar?
Bir kaledir imanım, bu tanklar bana işlemez.
Gazze tek limanım, Allah'tır benim emanım.
Moloz olsa her yanım, aksa oluk oluk kanım,
Kesilse tüm organım, son sözüm ah vatanım.
Kalbime gelen o emir; sanki dövülmüş demir.
Zulüm, ölüm ve cebir, geldikçe o hep yücelir.
Ev emrê meyê nazenîn bi çev girtinek qedîya
Hate û çu em pê nehisiyan wek teyrek firiya.
Zeman, ji serî heta dawî çewa çu em nizanin.
Weka ku ba hate û çû me tiştek pê nehisiya.
Önünde açılır sofralar
Hikmet meyve verir, hilim meyve verir.
Kökü göklere dek uzanır.
İlim meyve verir, akıl meyve verir
Tuba sensin ey insan!
Kalbindir senden bir ağaç çıkaran
Gazze'de bir çocuk, belirsiz bir mezar başında.
Gazze'de bir çocuk, mezar ki yazı yok taşında.
Yaşın yaşamadığını, taşın kaldıramadığını...
Çekmiş sinesine, sinesindekiler de göz yaşında...
Bulutların da gözünü çağlatmış, sert taşın da.
"Ne bir yakınım kaldı, ne annem ne de babam,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!