Yalnızlığın elinden tut
Ve seni yolun karşısına geçirmesine izin ver
Bu, kimseyi görmezden geleceğin anlamına gelmez
Ve küçümseyeceğin
Ama kendini göreceğin anlamına gelir
Yalnızlık
Yalnız olmayanlar için
Romantik bir portre gibidir
Oysa ucu kaçırılmış bir yalnızlıkta insan
Boş bir değirmen gibi kendini öğütebilir
Özgürlüğün sarhoşluğuyla dans etmek için size gelenler
Üçüncü güne, sizi esir almak için girerler
Ah şu insanoğlu
Neyi sevse, mutlaklaştırmak ister
Oysa neyin üstüne fazla gitseniz
Ben, oturmuşum bir taşa, Çamlıca’da
Tüm Evren, gelmiş oturmuş omzuma
Bakıyor benimle mehtaba
Ve ah, diyor, ah
Ah’lıyor kendine baktıkça
Ah biliyorum sevgilim;
bizi iyileştirmeyeceğini sözcüklerin
gözyaşlarına ilişirken yitik ellerim
Biliyorum, hiçbir söz bizi özgürleştirmeyecek;
acılardan ve arzulardan
Ah şu kendimi bin bir parçaya bölsem
Her birini, birbirinden habersiz çöllere üflesem
Ne ben kurtulabilirim kendimden
Ne de bulup birleştirebilirsin sen
Bu gece
susmak anlamsız
gitmek de
ve hatta, ölmek de
Evet, bazen her şey anlamsızlaşır
Asılıyım
Hayalet bir ipte
Nereden sarktığını bilmediğim
Görüyorum, tam da önümde
Fareler dolaşıyor deşilmiş karnımın içinde
Islıksız parklardan geçtim
Hangi kadehi tutsam, kan içtim
Susadım, sustum
Susuzluğumu yutkundum
Parıltılı bir gözle yaktım Evren’i
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!