Uzaklarda bir yerlerde
Bir çocuk ağlıyor sessizce
Fayları kırılıyor içimin
Yıkılıyor ne varsa üzerinde
İskambil kâğıtlarından evlerce...
Çocukların yarınlarını
Buladılar zifte
Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Devamını Oku
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Özlem kaleminizle inci zerafetiyle işlenmiş adeta,kutluyorum Naime hanım'cığım,eseriniz listemde,sevgilerimle...
Duyarlı yüreğinizden dökülen incilerdi, dizelerde yankılanan. Prangalar paslandı, çürüdü ama çağlar boyu yerinden sökülemedi. Tebrikler sevgili Naime hanım. Sevgilerimle.
Çocukluğu sancılı geçmiş insanların duyguları dile getirilmiş bir şiir bu.
Bu şiiri beğeniyle okudum...
İnsan 2 damla gözyaşı kadar bile özgür değil... Ne güzel bir anlatım . Tebrikler kıymetli hocam.
Harika dizeler için kutlarım,yüreğinize sağlık,tam puan ile sayfamda.
İnsan
İki damla gözyaşı kadar bile özgür değilken
Ne zordur prangalara katlanmak...
Derin ve anlamlı şiirinizi yürekten kutlarım.
Çocukken kara tren geçerken, tren yolundan en az on metre uzağa kaçıp öyle izliyordum kara trenlerin, o heybetli ve çok gürültülü geçişlerini..
Yani, Kara trenlerin sesinden ve heybetinden korkuyordum..
Tıpkı gök gürültülerinden korktuğum gibi..
Oysa; Bugün, o çocukluk yıllarımızda korktuğumuz tren sesini ve gök gürültülerini özlemişiz..
Şiiriniz Çok Güzeldi..
Duygulanarak Okudum..
Ancak umutsuz değiliz..
Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün Bir Sözünde Olduğu Gibi;
Umudumuzu Hiç Yitirmeyeceğiz..
Kutluyorum, Duygu Seli Yürek Sesinizi, Sevgili Can Şiir Ablam..
Umudunuz, Yaşama Sevinciniz Daim Olsun Dileklerimle..
Saygı ve Sevgilerle..
İnsan
İki damla gözyaşı kadar bile özgür değilken
Ne zordur prangalara katlanmak
Ve ne zordur isteyip de gidememek
Kendinden…
Geçmişe dönmenin imkânsızlığı, sitemli de olsa gerçeklerle yüzleştirilerek çok güzel anlatılmış mısralarınızda.
Tebriklerimi yollarken, hüzünler yüreğinizden uzak olsunlar diyorum öğretmenim.
ORUÇ ARIOBA , ‘’Yer,Yön,Yol ‘’adlı uzun soluklu şiirinin VARIŞ bölümünde çok ilginç bir saptamasını dizelerine teslim eder:
‘’..
Yolda yürüyenin yüzü
yönüne çevrilidir
-yöneldiği yer,
yüzünden okunur…’’
Prangalara katlanmak durumunda kalan birinin kendi yoluna düşemediğinin çok dramatik itirafıdır şiirin finaline taşınan dizelerde :
‘’…
İnsan
İki damla gözyaşı kadar bile özgür değilken
Ne zordur prangalara katlanmak
Ve ne zordur isteyip de gidememek
Kendinden..’’
Böyle söylüyor şiirdeki İç Ses.Bir bakıma ‘iki damla gözyaşının kişiden izin almaya gereksinmeden özgürce akması yanında kendi çıkışsızlığının altını kalınca çiziyor.
Yüzünden okunuyor bulunduğu yerden bir adım öteye hareket edemeyişi.
Anna Grosser-Rilke’yi anımsıyorum bu şiirdeki ‘yol’ izleğine kafamı takmışken!
İnsanın ‘huzur bilmez bir gezginden başka bir şey değildir.’ Diyen O değil miydi! Sürdürdüğü düşüncelerine şöyle koyar noktayı :
‘’Erek karanlıktadır.,onu tanımamıştır.
Olsun varsın.Önemli olan:
Yolu bilir!’’
Yol bilinmesine bilinir de ‘isteyip de gidememek’ metaforunun anlattığı duruma ne diyeceğiz?
Uzaklarda bir yerde sessizce ağlayan çocuğun,salt Şair’in içini titretmediğini,şiirdeki öykünün hareketli planla akışı sırasında yoğunlaşan duyguların bir okur olarak benzerleriyle bende de tezahür ettiğini söylemeliyim.
Acı karşısında örselenen yüreğin ,kendi belleğini boşaltarak,geçmiş zaman görüntülerine ulaştığını görüyorum.Şiirde oluşturulan gerek betimlemeler ve gerekse çözümlemeler çok başarılıydı.Bir kaçış ideolojisinin yansımaları mıydı ,anlatılanlar acaba? Şair’de saklıdır bu şiirin arka odasında giz’ gibi duran gerçekler.
Okumak bir emektir.Bu şiiri de gerçekten okumaya değiyordu Değerli ÖZEREN’in.
Kutluyorum Efendim.
Nicelerine.Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 55 tane yorum bulunmakta