Sokağının başında durdum
Gökyüzün de bulutlar vardı
Kuşlar da bir telaş
Göç yorgunu kanatlarından
Güneşin zayıf ışıkları sızıyordu camına
Perdeler tanıdıktı
Tam köşede
Sinemaya doğru dönerken
Sıvası dökülmüş eski pastanenin
Önünde bekle beni
Gecikirsem eğer
Caddenin sonuna doğru göğe bak
Ne fark eder dedi bilge
Yaşayıp gidiyoruz işte
Bir başlangıç yok
Ya da
Bir bitiş
Öylesine
Zor bir andı
Soğuk...
Dudakları titredi
Sevgisizlikten
Sonra
Buz kesti...
Ne zaman sevmeyi unutmuş yollar
Gecelerin ihaneti yıldızlara mı?
Alıp başını giderken trenler
Yolculuk mu tuttu seni
Sabaha bu kadar yakınken
Saçlarına rüzgar gülü taksam
Güler misin
Akdeniz mavisi olur musun
Dedim ben
O dedi ki
O sokağın köşesinden
Rüzgara dönerken saçları
Kalbi titredi kelimelerin
Bir telaş sardı sözcükleri
O sokağın başında
Küle döndü bütün sigaralar
Eğer bu kadar hilekar olmasaydı saçların,
Ayartmasaydı rüzgarları,
Dünyanın bütün sabahların da seni beklerdim,
O tepe de,
Bir arkaik heykel gibi.
Bütün acılar Kahredici bir beyazlık
Sesin
Sesimiz havada kaldı
Çağların öncesinde
Evvel zamanın da
Öldüm ben
Çölde bir dönme dolabım ben
Bir uçtan bir uca
Küçücük bir nokta
Boynun ile omzun arasında
Bu dünya da sen yoksan eğer




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!