Evli evsizi,
zengin fakiri,
eşli eşsizi,
sağlıklısı sağlıksızı unutmuş;
bu topraklar hayır eder mi? ..
Azgın beygirler gibi
ittire-ittire
etlerine koskoca elleriyle vura-vura,
koca elleriyle o kaba etlere kıpkırmızı imzalar bırakarak
hayatının en büyük acılarından birini
erotizm dönüştürücüsüyle
Bu 'Arıza' unutur mu sandın bütün yapılanları kendine?
Salağa yattı diye
doğal diye
çocuksu coşkuda diye
hakim değil mi sandın kendine,
etrafında dönen olaylara,
Önemi yoktur pek de
hayatlarının devamını isteyip istememelerinin
Kader Kurbanlarının.
Sefiller gibi de yaşarlar,
krallar gibi de...
Biliyorum Karakıçlı Kankim
seninle bir ilke daha imza attık.
Bu kokuşmuş gezegenin
kokuşmuş düzeninin
kokuşmuş
Şeytan'ın oyunu bile hesaplı...
Herşey hesaplı...
İyilik hesaplı, kötülük hesaplı...
Zannetme ki oyunları Şeytan'ın
boşuna.
O kadar çok hinlik yapmışım
ayaklar kaydırmışım,
hak yolunda diye adam kırmışım,
o kadar çok canlar yakmışım
ve nefret beslemişim ki,
artık 'kimlereydi? ', hiç hatırlamıyorum bile...
Ortalıkta gerine gerine
göbeklerini içe çeke çeke
süslü-abiye ceketleriyle gizlemeye çalışan
penguen gibi
ve hafif te ‘sahte gay’ kibarlığında
ne ‘büyük adamlar’ görürüm sürekli!
Hiç bir sabah uyanıp,
epostalarınızın birinci sayfasındaki mesajların hepsini
ayırt etmeden seçip, silip,
sonra da tadına doyamayıp
ne varsa-ne yoksa tümüyle
ikinci sayfadakileri tümden çöpe göndermenin
Bir bilge varmış
Ferrarisini satmış! ?
hatta gelmiş bizim topraklara
imza günü bile yaparmış.
Ben şimdi evimi satsam
Ben şairim demeyi şiirleriyle gösteriyor..Okuyucunun önüne serdikleri 'evrensel gerçekleri [miz]..okudukça
unuttuğumuz isyanları yeniden hatırlıyoruz..Gerçeği
sofraya koyup yüzleşme gücün varsa al ne kadar lazımsa diyor. Sesi ilginç metalik bir ses gibi geliyor kulağa..Doğal desek sahte to ...