Günbozan çiçekleri aşık bir sabahta uykularından kabuslar içinde uyandı
kara düşler diyarında açlık üç yaşında çocukları kovaladı
kovan içi mermi duraklarında olasılıksız çetele kayıtları
ve saksafonu ile ihtiyar bir adam uçurumdan aşağı yuvarlandı
hayır, kararlı değildi o kadar da ölmeye
işini şansa bıraktı
tetik ucunda durdu ağzı, azınlık ağrısı aç kuzulardı
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;