bir garip siir sever...
email: [email protected]
nihavent ılık gece
delikli şemsiyeden
akıyor yıldızlar.
kazanında yüksek
hararetten
bembeyaz
ağacın dalı
kaldırımın kenarı
arabaların üzeri
şapkam, çantam.
gizlenmiş
Bahara yakın
bulutlu kızılımsı
giridir
kararırken ortalık
seması Ankara’nın
Asfaltı bol evin yolunda
lan bu kaç para?
dedim,
mıncıklanmaktan yamulmuş,
kirlenmiş mendili tutan
buruşuk paket kağıdı misali
(Zeki Ökten'in Anısına)
dudakta ha düştü ha düşecek son cigara
siyahtan beyaza bütün renkler
ve dahi kediler şimdi öyle mahsun...
Sen buna kriz mi diyorsun
Ben ne krizler gördüm
Kan çanağı simsiyah gözlerde halen yaşanmakta
Bırak anlatma, ne nedeni, ne sonucu önemli
Ben ne krizler gördüm kimi kimsesiz bırakan tek kurşunla.
İstakozu, lokforu yemez birkaç yıl hepitopu kriz diyenler
yeni bin yıl ne vaat ediyor
astoriliji kovayı işaret ediyor
yani savaş ve kötülüklerin çağındayız
dünya uzun bir süre gün yüzü göremeyecek
en azından biz göremeyeceğiz
amansız hastalık evresi gibi
Dünya değişiyor
Bir ısınıyor bir soğuyor
Bahçemdeki çiçekler
Bir neşeli bir solmuş
İnsanlar değişiyor
bu sefer
daha bir hızlı çarpıyor
tipili, karlı
bildiği dönüş
yolunda
tril tril titreyen kalbi
ÇAPAKLI KEDİ
kaldırımda iki kadın
onları süzen birkaç adam
kirli tahta kapının önünde
gözü çapaklı kedi
korna, fren sesleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!