Mahremler aşikâr, ayıp kalmadı
Kilidi kırılan gizler günahkâr.
Ruhun feryadını duyan olmadı
Yılana sarılan özler günahkâr
Bir bugüne baktım, bir de geçmişe,
Anı yaşar, öteyi düşünmezdik.
Allah'ın emrini yapar peşpeşe;
Zekat verir, oruçları yemezdik.
Erkekler erkenden işine gider,
Küçük bir el çıkıyor taşların arasından
Haykırıyor dünyaya yumruğunu sıkarak
O Ses ki kafirleri ediyor uykusundan
"Bu dava ölümsüzdür, ey kafir buraya bak.!"
Ölüm senin kaderin, bana şehâdet ölüm
Bazı mor koyundur "kuzum" der, meler
Bazı anasız bir kuzudur şiir.
Bazı Ferhat olur dağları deler
Gönülde var olan sızıdır şiir.
Zoraki yanımda kalsın istemem
Benimle ateşe dalanı getir.
Yalandan yüzüme gülsün istemem
Bulursan dost için öleni getir.
Burası hayat okulu
Burda hayat, dolu dolu
Taze fidanlar yetişir
Üzeri toprak kokulu.
Uyku çöktüğünde göze
Ne zaman büyüdüm, anlayamadım,
Çocukluğum elimden uçtu birden.
Zamana gem vurup bağlayamadım
Bir kaç günlük huzur çaldım ömürden.
Bir çocuk masalı okuyor gibi
Hayatı kenardan seyre dalmışım.
Pencereden ufka bakıyor gibi
Sabahı beklerken, uyuya kalmışım.
Unutulmaz imiş anne acısı
Unutmadım, içimde gizliyorum.
Derinden derinden vurur sızısı
Ben melek annemi çok özlüyorum.
Kâvim-kardeş gelirdik bir araya
Dünya oyun yeridir, oyuncaklar oyalar,
İnsan boş bir hayalî senelerce kovalar....
İmtihan yeri dünya, emek vermeden olmaz,
Dostum, sınav kağıdı kendi kendine dolmaz...



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!