İnsan bir bütünün parçası olarak başlar ve ömrünce de o bütünü tamamlama arzusunu bilinçdışının ulaşılmaz bölgelerinde bilerek veya bilmeyerek barındırmaya devam eder, aşk da bütünüyle ister, parçaya razı olmaz, ama, bütün de her zaman tektir, çeşitliliği yoktur, halbuki insan çeşitllik demek, yani o kadar çeşit, aynı bütünü talep edince, kaçınılmaz, bir hüsran da her tarafı bulut gibi kaplar, yani hepsi bir arada hiç olmayacaktır, ama, özlemi hep olacaktır, insan ilk dramını burda yaşar, ve asla kaderine de razı olmaz, yani olmayanın eksikliğinde mum gibi eriyerek biter, bu kadınlarda daha yoğundur, çünkü kadın daha yoğun bir taleple ortaya çıkar, ama, o ihtiyacı karşılayacak arz da kısıtlı, buda geçiştirilen ilişkilerde müthiş bir çatışmayla devam eder, yerini bulsa bir sakinlik olacaktır, ama, dünya hep kaynayan bir yerdir, sakinlik de en bulunmaz lüks, yani sınavın bir parçası da bu bütünü nasıl oluşturacaksın, paramparça iken, yani başarın senin bakışınla ilgili olacak, ya bakıp kalacaksın, ya da başka yere bakmayı başararak o lükse ulaşacaksın, yani sakinlik denizinde keyifli iklime, artık hava almak mümkündür, dünyada mutluluk böyle buluttur, dahası ahiretin küçük bir kopyasına da böyle varılır, yani bütünü aramak değil onu kendinde kurmak, aramana gerek bırakmamak.
İnsan bir bütünün parçası olarak başlar ve ömrünce de o bütünü tamamlama arzusunu bilinçdışının ulaşılmaz bölgelerinde bilerek veya bilmeyerek barındırmaya devam eder, aşk da bütünüyle ister, parçaya razı olmaz, ama, bütün de her zaman tektir, çeşitliliği yoktur, halbuki insan çeşitllik demek, yani o kadar çeşit, aynı bütünü talep edince, kaçınılmaz, bir hüsran da her tarafı bulut gibi kaplar, yani hepsi bir arada hiç olmayacaktır, ama, özlemi hep olacaktır, insan ilk dramını burda yaşar, ve asla kaderine de razı olmaz, yani olmayanın eksikliğinde mum gibi eriyerek biter, bu kadınlarda daha yoğundur, çünkü kadın daha yoğun bir taleple ortaya çıkar, ama, o ihtiyacı karşılayacak arz da kısıtlı, buda geçiştirilen ilişkilerde müthiş bir çatışmayla devam eder, yerini bulsa
bir sakinlik olacaktır, ama, dünya hep kaynayan bir yerdir, sakinlik de en bulunmaz lüks, yani sınavın bir parçası
da bu bütünü nasıl oluşturacaksın, paramparça iken, yani başarın senin bakışınla ilgili olacak, ya bakıp kalacaksın, ya da başka yere bakmayı başararak o lükse ulaşacaksın, yani sakinlik denizinde keyifli iklime, artık
hava almak mümkündür, dünyada mutluluk böyle buluttur, dahası ahiretin küçük bir kopyasına da böyle varılır,
yani bütünü aramak değil onu kendinde kurmak, aramana gerek bırakmamak.