Zaman çabucak geçer unutulur acılar
Ellerin mutluluğa uzanır bir gün
Yüzünde güller açar, mazi kaybolur
Ne dilersen onu bulursun bir gün.
En güzel anılar seninle kalır.
Peşinden koştuğun gönlünse eğer.
En büyük acı, anlaşılmamaktır.
Bazen de anlatamamaktır acıyı.
Her iki halde de acı vardır
Yanık sinelerde.
Belki hayal, belki gerçek
Belki de gerçekleşecek
Gözlerimde yaş mı oldun?
Damarımda kan mı oldun?
Yüreğimde can mı oldun?
Anne, seni çok özledim.
Kelkit’imde yâr gibisin.
ARAFTA BİR YALNIZ
Hangi kalem yazar bu günlerimi?
Hangi fırça çizer bedbah resmimi?
Bilmem hangi dağ başına tırmansam?
Alıp da başımı gidesim gelir.
Geçip gideceğim bir gün
Bu bedbin şehirden.
Belki unutulacağım, belki değil,
İlla ki öyle olacak.
Ancak, bu beyhude şehrin
Canhıraş anıları var ya!
Millî Şair Mehmet Akif’in aziz hatırasına...
Henüz yaşamın baharında,
Yani hayatın en güzel devresinde,
Yaşam manzumesinin ilk satırında,
Bir yiğit biliyorum.
Bir dağ yamacında olsaydım şimdi
Dinlerdim sesini kar tanesinin
Dumanı göklere yükselen bu evin
İçinde uyusam sonsuza kadar
AŞİYAN’DA SABAH
Yıllarca dolaştım yeryüzünde çaresiz
Bana Tanrıdan bir müjde getirsin istedim sözlerin
Her sabah Aşiyan’da gözlerimi açınca uykudan
Gördüğüm sen olasın diye bekledim.
Âşk, bir yok oluştur sevgilinin gönlünde.
Âşk, yokla var arasında tatlı bir serzeniştir
kaybedilen zamana
AŞKA DAİR
Yaz diyorsun duygularını
Bu aşkı öyle iki lafla anlatamazsın.
İki tomurcuk açmışsa yapraklarını,
Sen bu aşkı şiire sığdıramazsın.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!