Yaz yağmuru iner saçlarıma,
Mahsunlaşırım birden
Coşkularım hançerlenir sırtından,
Rüzgarlar ismini fısıldar haince.
İsyanlarım doruğa çıkar o an,
Kurşuna dizilir hayatımın hataları,
Ey Düş akıllım,
Ey yar,
Saçları gece parçası,
Gözleri güneşin yarısı,
Öyle kedersiz,
Sade Güzellik meziyetli.
Güneş küsmek üzere,
Şehrimin mavilerine,
Islatacak yollarımı,
Belki Damla, belki derya....
Yürümek güzel, yürümek anılarla..
Kafan mı karışık?
Yüreğin mi puslu?
Üzdüler mi seni yine?
Yoksa umutlar mı sustu?
Evrenin bir yanı
Karanlığa mı gömüldü?
Almış başını yürümüş seneler
Ne sevinir eller
Ne de güler solgun yüzler,
Hayat en uzak yerden parlayan yıldız,
Gökkuşağı doğmaz ki çorak yüreklerde.
Bekleme boşuna kardelen çiçeğini,
Gece sinmiş üstüne,
Sen de sinmişsin geceye,
Bir köşesinde odanın,
Büzülüp kalmışın öylece.
Nedir sendeki bu hal,
Nedir gözlerinden yağan,
Ne zaman seni düşünsem
Bulutları aşıyor güneş
Bir başka esiyor rüzgar
Başka sokaklar oluyor adımladığım.
Beni durduran her ne ise
Koşmak ve yıkarak geçmek istiyorum ötesine
Birazdan yine ışıklar sönecek,
Başbaşa kalacaksın kendinle..
Tüm telaşları toplayıp
Yatağının ayak ucuna bırakacaksın,
Başucunda yarının umutları.....
Dün yarım kalan rüyaya,
Bu gece ay doğmayacak,
Ve ışıl ışıl yanmayacak dalgalar.
Issız sahil kuytu,
Issız sahil vurgun yemiş derinden,
Ve yanaşan her serseri kadar yalnız,
Ömründen bezmiş,
Domino taşları misali
Birbirini deviren günler,
Dünü mutlu ediyor,
Üstüne yaşadığın elem ve keder....
İçine sığmayan umutlar
Kayboluyor kendi içinde,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!