Kapandı mı yollarımız
Kışımızı soran var mı?
Kırıldı mı dallarımız
Düşümüzü yoran var mı?
Kar belemiş beşiğimiz
Ötmez bülbülleri incinmiş bağlar
Ağyar olmuş dostlar gönlü bal mıdır?
Perçem zülüfleri kuşanmış ağlar
Göllerinde yüzen kanlı sal mıdır?
Zemzemi gözeler kürür suyunu
Şahlanmış talihin sürer atını
Kırbaçlı bakışın vur da öyle git
Gam yükü feleğin örer katını
Temeli sevdaya kur da öyle git
Tanrı dan diledim resmini sundum
Kapanmayın bulutlar vehminden doğsun yine
Yârim Ondokuzmayıs, harmanda buluşalım
Seyri ne hoştur tanın rahminden doğsun yine
Kamaşan ey gözlerim sevgiye bulaşalım.
Düşlediğim her anım atalarımdan bize
Bulut mu göklerin yağar postuma
Sancılanır gönül nur mu cemalin
Yaralı goncalar değer dostuna
Sunağında taşım sur mu cemalin
Duyguların gölü özlemi selin
Aşkın kitabını yazdığım kadın
Okunacak ilme ehil var mıdır?
Çiçeklerden sordum geçmiyor adın
Sığmayan tuvale aydan yâr mıdır?
Acı poyraz esmiş kırmış dalını
Perdeler pervazın aya düş müdür
Tülüne bulamış sürmüş alını
Kalbimin alevi tüten is midir?
Âşık olmak sana zor imiş meğer
İnsandan insana olmuşsa köle
Mayası bozuğa şiir neylesin
Beşiği altınsa höllüğe bele
Aslan sütü içip kadeh meylesin.
Ar namusu sermiş basmaz yerlere
Sıyırmış sabah perdelerini
Bir ay doğmuş pencerende
Vurulduğum andır işte elinden
Kurşun tasa yansır sevdan
Endamı güzelliğin... Eda’sı bakışlarınla
Doyurursun güvercinleri cömert
Dünyaya bir çocuk gibi doğmak
Yaşamak geleceği bilmeden
Kanat takıp özgürce uçmak
Bir kartal gibi süzülerek göklerden
Bozkırlarda şahlanmış yağız bir kısrak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!