İmkânı yok konuşmanın
Gelip sana kavuşmanın
Ben yine de buluşmanın
Yoluna düştüm yoluna
Değil sevda tokluğunun
Dertlerim bin oldu daha dün birken
Bak ne hale geldi başım dimdikken
Kralına bile yenilmem derken
Bir sevda ki tutup toz etti beni
Yaşayıp giderken eyde ehçede
Mekanın olmadan divane serde
Razıydım düşseydim çekilmez derde
Keşke ölseydimde bir meçhül yerde
Senin hasretinle kavrulmasaydım
Kavrulmasaydım kavrulmasaydım
Sevdamı yere sererek
Şifa diye dert vererek
Kader deyip kahrederek
Öldürmek mi istiyorsun
Sen beni canım sen beni
Sevda bağlarında hep senin için
Ağlayanda bendim gülende bendim
Yaktıkça içimi dert biçim biçim
Sızlayanda bendim ölende bendim
Çok sevdiğim can verdiğim kıymetsiz
Ne kralsın nede paşa
Ne yaptınki dersin haşa
Zamanı geçirme boşa
Sende cansın sende yaşa
Elini atmadan saça
Senin sevdan nedir ki dost, gönüller arasında
Sevda ona derim ki ben, dolaşsın damarlarında
Duman olup gözlerin, yüreğin kavrulurken
Yanan beden buz arasın, aşkının dağlarında
Aşkın gözü kördür derler, başkasını görmemektir
Sevda yorgunuyum kurumaz terim
Keder sularında solar gözferim
Ey benim kitabım benim defterim
Ellerim boş kaldı sen hala yoksun
Yağ artık üstüme kurağındayım
Uykusuz gecelerde
Gündüzüm mafoluyor
Bedenim yorgun argın
Gözlerim kan doluyor
Stresli düşünceler
Gülmemin imkanı yok
Canım yanıyor canım
Kalmışım karanlıkta
Dört duvar dört bir yanım
Soluyor günden güne
Kanım dondukça kanım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!