size bir mavi verilse
kalp fukaralığınız gider inanırım
bu akşam sulara inelim beraber
yalnızlığımız kıyıda kalsın..
kalk içimden
biraz gençliğime doğru dolaştır
sızılarını
yerinde bir tercih olacaktır
bu sıcak kış gününde
gök bitti
kahkahalarıyla bulutları sona erdirdiler
kızılca kıyamet savcıları
her dokundukları ateş
her yıkadıkları hep kirli
(Üstad Necip Fazıl Kısakürekin Kaldırımlar şiirine acizane bir nazire denemesi)
zihnimde zincirine bakla eklerken zaman
varlık mesaisinin duraksız yolcusuyum
kızıl bir gölge ile karıştığında duman
kendi öz heykelimin çolak yontucusuyum
güneşle uyan
güneşi yeşile boya
uyandır dünyayı
gözlerinin ormanına
sonra çok sulh ve çok sakin
sen bir zümrüt kuşsun ben garip serçe
senin göğün yüksek uçuşun ince
aşkın tamlaması olur mu sence
kırılıp yerlerde paralansa da
dilimde aziz tad tenimde fersin
diriyken ölüyüm ayıkken sarhoş
mecnundan beterim halim pek nahoş
sen artık gelsen de gelmesen de hoş
leylaya muhabbet az geldi, geçti
hırsızıydın aşkın elin boş şimdi
minnet
elde ne şarkı var ne de bir şiir
hüznün kırk boğumu içimde zehir
yolcu yorgun yol zor kalmadı sihir
yoldan çıkmayagör mihmana minnet
ey boynundan bir sızlanma kopardığım
uyut beni
sarkacı dünyanın iki yakası arasında gidip gelen
gösterişli bir saat eşliğinde
kimi zaman anlaya biliyorum
bir beden küçüğüz rüyaya
her gecenin manifestosu
güya içimize seğirtilmiş düşler olarak akarken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!