Biz,
Hepimiz,
Ruhumuzu kaybettik.
Yaşarken dünyadan elimizi ayağımızı çektik.
Nasıl mı?
Anlatalım:
Hayata başlarsın.
Gidişat içerisinde şekillenir görüşlerin.
Biraz da genel gidişata meraklıysan,
Düşünüyorsan,
Birtakım şeyleri savunuyorsan,
Zaman içinde dönüşebilirsin beyaza siyahtan.
Şu dünya hayatında,
Türlü türlü olaylar ortasında,
Para sevdası kafalarda,
Hepimiz sattık da saksıyı,
Para sevdasına.
Para kaçımızın cüzdanında?
Yolda düşünceli,
Yorgun,
Mutsuz,
Dolaşabilirsin.
Hayatında birçok kişi tanıyabilirsin.
Bunlardan kaç tanesi şarj hizmeti verebilir?
Bugün siteye girerken,
İki seçenek var.
Eğer yayaysan sen,
Parmağını okutursun geçerken.
Eğer araçtaysan sen OGS aracını okur.
Sen geçerken,
Şiirle ilkokul sıralarında tanıştık.
Yüce şairlerin şiirlerini okumaya başladık.
Onlar yüceydi de,
Farklılık neydi?
Yazacakları türlü türlü güzellik vardı.
Hitap ettikleri toplum şimdikinden çok bilgiliydi.
Şiir aslında iki yüzlüdür.
Bir yüzü gerçeklerle dolu sevimsiz yüzü,
Diğeri hayaller,
Kurmaca olanlar,
Ve onu gerçekte destekleyen anlık olaylar,
Gerçeklerle dolu sevimsiz yüz hep canlı.
Bazı günler sıradışıdır.
Gün başlar.
Kafanda dizeler,
Akar.
Ya da tozlanmış dizeler açığa çıkar.
O günler bir başkadır.
Selamlar size sır dolu tercüman,
Yıllar geçiyor.
Yine sizin gününüz geliyor.
Bir tarif istedim.
“ Sır “ dedin.
“ Sizin tarafın dilini tercüme et. “ dedim.
Tarih sahnesine çıktım çıkalı sorunlarımız oldu.
Ekonomi daima baş rolde yer buldu.
Her zaman her yerde konuşuldu.
Yüzler daima mutluydu.
Şimdi yine baş rolde.
Ama farklı konuşanlar değişince.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!