Beni yaratan,
Kevseri akıtan sen.
Daha ne isterim ki
Senin nimetinle doludur badem!
Rakı, şarap yap diyen
Akılda senden.
Yükledin sırtıma dünya yükünü
Taşırım taşırım dur diyen yoktur
Acıyı zulümü gönlüme deren
Üstüme üstüme yığılan çoktur
Ben bende dertlerin mihenk taşını
l
Hoş geldin sevgilim.
Hoş geldin, sevindirdin yüreğimi.
Zaten sen,
Hiç gitmemiş, terketmemiştin ki
Benliğimi, bedenimi.
Kırk gün geçti,.
Can Hrant, yoksun şimdi
Ürkek bir güvercin gibi.
Uçup gittin mi?
Öyle apansız,öyle zamansız
Gidişine,
Dur,dur gitme diyemedim .
Alıp gittin,elsiz ayaksız benide .
Kuruttun gürül gürül caglayan
Sen öpülesi dudaklarınla
Ellerim kadar uzağımda.
Her an
Hücremsin dolaşan kanımda
Mesut
Yine her zamanki gibi,
''Gurktavuk'' olacak çamın altında
Pür neşe güldürüp kızdıracak bizi
Ata evimizde toplayıp hepimizi
Biteviye sağa sola koşması,
Dün karşılaştık aniden.
Selamlaştık ayak üstü.
Bakışları yere düştü
Kahrolsamda seni başa tacettim.
Ne yaptımsa yine yaranamadım.
Her kahredişinde yandim ağladım
Kırk yıldır doldurdun taşacak bir gün..




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!