Mesut Öztürk Şiirleri - Şair Mesut Öztürk

Bana soğuksun diyorlar.
Candan sevdim bilmiyorlar.
Bir damlacık sevgi için.
Dağlar aştım görmüyorlar.

Gel dedin de gelmedim mi?

Hani okula gederken off deyişin varya!
Hala kulaklarımı çınlatıyor,
Oyuncak almadığımda babaa deyişin varya!
Hala evin içinde yankılanıyor.

Tasalanma oğlum sen gelirim birgün,

Şahidim olsun duvarlar.
Şahidimdir dağlar yollar.

Kimselere söyleyemem.
Senden uzak olduğumu!
Kimselerle paylaşamam.

Çaresizlik ve boşluk içinde gezerken,
Allah`ım ne olacak bu halim derken?
Bu Dünya`da birazcıkta umudum varken,
Uygunsuz bir zamanda tanıdım seni!

Nerden bilecektim hayatİın acı olduğunu,

Mehtaplı gecelerde sakın duygusuz olma
o kötü oldu diye sende ona uyma.
kalbinde ki acına bir yenisini katma
sen o güzel gecelerin hatırlanan mehtabısın

inancına sahip çık kaderine hiç küsme

Birgün kültürlerin kardeşliğini görmek istersen,
Birgün dinlerin dostca yaşamasını dilersen,
Birgün huzurluca doğayı seyretmek istersen,
Ömründe bir defa da olsa İstanbula gel.

Bir başkadır Beyoğlunda kilise çanları,

Yine duygularımın benden koptuğu bir gece,
Denizin dalgaları beynime vuruyor sanki,
Gökyüzü, gükyüzü dertlerime isyan ediyor,
Hayatıma, sıkıntılarıma, derince çekiyorum eyvah!

Her yağan yağmur sanki benim gözyaşlarım,

ikibin altının soguk kısında,
Kıvırcık sacları, olgun basında,
Kahverengi gözü, sürme kasında,
Ece gülserenim yedi yasında.

iyi ki dogdun sen, iyi ki dogdun,

O insanlar ki;
Adaletleriyle ermeni neslini korudular.
Ermeniler ise onları kalleşçe sırtından vurdular.
Yetim çocuklara, dul kadınlara kan kusturdular.
Soykırımı yalanını fransızlarla birlik olup uydurdular

Gözlerine sözün geçmez ağlarsın, Yanlız kaldın kaderine yanarsın, Gece gündüz vicdanına sorarsın, Gönlün kara sorgularsa yalan. Cesareti yoktur insanların doğruya, Gerçeklere elveda, küfürlere merhaba, Hortumcusu dilimizde pırlanta, Ihanet doğru sevmekse yalan. Ar damarı çatlamış edebsize vesselam, Ahlak olmuş yabancı, ahlaklısı bi kelam, Gerçeklerden kaçarken sanala olmuş ayan, Kıyamete ne kaldı burada herşey yalan. Mübaşerete uymaz, takmaz babasını, Internette aranır bulmak için belasını, Hayat acı birde kaybettiyse hayasını, Doğruluk zayi, yaşananlar yalan.