Şimdiki zamanın acılarını toplasam
Alsam yanıma hiç bitmeyen ahlarımı
Salına salına geçsem dikenli yollardan
Aşk kokulu mevsimde sana dönsem
Sabahın alaca karanlığında yarı sersem
Dreamy eyes driven soul
Not returning back to your soil
You took my heart like a fool
Don’t waste your breath with your call
I was not belong to you as whole
Biliyor musun dostum
bazen seni izliyorum uzaktan.
Bir rüzgâr savuruyor seni,
nereye gittiğini bilmiyorsun.
Bir gölgeye dönüşüyorsun sonra
hep bir başkasının peşinde.
Ege’nin gözbebeğiyim;
Bembeyaz evlerimle, mor begonvillerle doluyum.
Her taşım, her sokağım
Bir zamanlar yaşanmış aşkların izleriyle örülüdür.
Uzaktan gelir kokusu
Mandalina çiçeğinin;
Zaman değil aslında yorgun eden,
Yükü taşıyan omuzlar inceliyor sessizce.
Bir gülüşün içindeki kırık yankılarla
Anlıyorsun:
Değişen senmişsin meğer.
Evimizin yumak gibi kedisi
Ailemizin değerli üyesi Fifi
Uzun tüylü gri tekir cinsi
Okşanmadan yemez yemeği
Ailemizin değerli üyesi Fifi
Çok seneler geçti Atamız gideli
Özlemimiz artar sayarız seneleri
Yeni liderler mumla aratır kendini
Gelmedi dünyaya onun gibisi
Yanında sadece birkaç arkadaşı
Martıların çığlıklarıyla uyandım
Havada yağmur kokusu var
Gökyüzü kararmış
Sanki aniden fırtına kopacak
Belki gidişin bu fırtınayla olacak
Gözlerim yağmur damlalarıyla dolacak
Sabahları gülümse aynalara,
Gülümse yoluna çıkanlara.
Hani derler ya, mutluluk bulaşıcıdır—
Dolaşır durur, döner gelir sana.
Zor değil aslında bir “merhaba”,
Soğuk ayazda uykusu kaçan
Alaca rüyalar ötesinde sen
Düşündükçe içini titreten
Yok olma korkusu kadar geren
Yalnızlık, kimsesizliktir üzen
Elekten geçirip öyle güven




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!