Hasadı bekleyen olgun başaklardık
Siyez dediler buğdayın hasına
Önce topraktan uç verdi güz ekilenimiz
Kar ardına
Sonra başak tuttuk er vakit
Buğday tanesi olduk
‘Bakacak’ seyir terasıyım Bursa’da
Temaşa eylerim
Uludağ’dan aşağı
Doğa ile iç içe geçen oksijen deposuyum
Merinos Parkında huzur ortamıyım
Kalabalıktan kaçıp dinlenmek isteyene
ÇANAKKALE'DE
En çok
Gelincik çiçekleri açar Çanakkale'de
Derelerin kanlı suyunda sulanıp
Derin bir sükut kaplayınca siperleri
Eşim Mediha’ya
Sevdalım
Bir yanın Afrodit’ten sonra gelen
En güzel tanrıça Hera sanki
Hamile kadınlara güç veren
Kutsal evliliğin temel direği
Atalar kültü özelinde
Derman için
Bin yıl önce
Çay yaprağı çiğneyen Orta Asya halkından
Umudunu çaya bağlayan
Rizeli'ye
İlkbahar başında ısınırken doğa
Havaya düşen cemreyi gören
Toprak Ana’nın kızının yüreği sızlar
Aşkın ateşi düşer kalbine
Yukarıdan
Su mavisi gözlerin bakışına
Kaba yelin yüzünü ilk gören
Badem çiçeğidir
Doğa aydınlanır beyazından
Sevdalanır yeryüzü
Birden bire patlayan
Domurlardan
ÇİÇEK OLURUM
Mızrap tele değince
Kalmaz sazdan farkım
Türkmen olmanın genetik kültü
İçten içe depreştirir yüreğimi
Mızrap tele değince
Kalmaz sazdan farkım
Türkmen olmanın genetik kültü
İçten içe depreştirir yüreğimi
Kırık uykuların düş yorgunluğu
Kaplayınca tenimi
I
İpsala sınır kapısındaki
Görkemli çınar ağacının
Gür bir yaprağı idim
Gölge verirdim dibime
Altımda serinleyen biri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!