Ozan olduk, yazan olduk; yanıyoruz her derde,
Gören olmaz, bilen olmaz; sorar dermanım nerde?
Ol gardaşım, merhemim ol; ol da kapansın perde,
Sen olmazsan, ben olmazsam; olur mu? Sorulmasın!
…..Ne olursan ol, “hiç” olma; sorumsuzu payla dur!
…..Sorumsuzun bütün ömrü; hay iledir, haydadır!
Ayrılık acısı sardı içimi,
Elveda demeden gittin güzelim…
Babana sormadan yaptın seçimi,
Gidince belimi büktün güzelim…
Bilirsin yanımda çoktur kıymetin,
Elli yıldır ekmeğini yediniz,
Dert olmaktan başka siz ne yaptınız?
Verilen güveni nimet bildiniz,
Çalıp çırpmaktan başka ne yaptınız?
Her gün bir parti kurdunuz durmadan,
Neyi arıyorsun ey insanoğlu,
Her gün yeni, yeni “yasa” yaparsın!
Boşa sarıyorsun say insanoğlu,
Allah’ın “ilmine” sarılmak varken!
Seni Yaratan’dan neden korkarsın?
Muharrem ne demek? Duymamış bile,
Noel Babasını dolamış dile,
Koskoca bir ömrü geçer nafile,
Şimdiden görünür Sırat sonrası!
O zaman kurtarsın Noel Babası…
Hayrete gerek yok kendi sapıksa
Sözünün sapması normal değil mi?
İsim yapmış, isim; her ne yapıksa
Sözünün sapması normal değil mi?
Sözünü bilmezse akılsız kişi,
Daha bebek yaşında anaya öğüt verdi
Ben sütünü ememem, Tanrıya inan dedi.
Oğuz öyle Oğuz ki bir kerecik süt emdi,
Arif olan anladı, ne anlattım şimdi ben?
Bu tarife uyan var mı? Türk’ten başka, Türk’ten! ..
Yine düşte gördüm seni,
Sanki bana gel diyorsun! ..
Saklanmışsın bulutlara,
Gel de beni bul diyorsun! ...
Ne yeminler etmiştin sen,
Ey Yüce Mevlâ’m Hakk’ın adını,
Bilenlerden eyle, ölmeden önce…
Ey Rahman-ı Rahim, kul muradını,
Alanlardan eyle, ölmeden önce…
Sadece Hak için sevsek nedensiz
İştahla ağacı keserken balta,
Derin bir ah çeker ağaç, taaa içten!
Bir anlam veremez yenilen halta,
Ve der ki: Ölen ben, öldüren benden!
Taze fidan iken çıkarken filiz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!