“Akşamdan şafağı söktü sanmayın!
Bozkurdun sabrını korktu sanmayın! ”
Haddinizi bilin cehalet ehli,
Bozkurdun sabrını korktu sanmayın!
Dar eder sizlere ovayı, şehri
Öyle böyle değil, özü bulmuşum,
Yeniden aslıma koşar gibiyim…
Özümde, sözümde Yunus olmuşum,
Dostlukta ummana koşar gibiyim…
Musul’da, Kerkük’te canlarım ağlar,
Soma yasta ben yastayım,
Öz avunsa, göz ağlıyor…
Demese de ten hastayım,
Göz yalansa, öz ağlıyor…
Sobalarda köz ağlıyor…
Her zaman aynı kalıp, hep aynı tarzda,
Ne olacak? Kuralı bozsam diyorum…
Tıpkı bir seyyah gibi gezip birazda,
Her kayadan bir kesek tozsam diyorum…
Konuşmak kimin haddi kelli, felliyse,
İyi dinle beni, kuru çoğunluk,
Devlet’ime yapılanı gördün mü?
Cevap verin cevap, kimde hayınlık?
Devlet’ime ihaneti gördün mü?
Ne hikmetse anlamadın katili,
Bir elimde Bayrağım, bir elimde Kur’an’ım,
Adımı Türk koymuşsun, şükür sana Allah’ım!
Mabedimle birleşmiş ay yıldızlı kutsalım,
Bilin diye buyurdun, bilmez miyiz Allah’ım!
Bizleri Türk yarattın, şükür sana Allah’ım!
Takke düştü işte göründü keli,
Kul Kerem ülkeye “Başkan olacak! ”
Yığınla peşinden süründü deli,
Mümkün mü deliler “Veli olacak! ”
Muhterem ülkeye “Başkan olacak! ”
En sonunda çıkarttı ağzındaki baklayı,
Bakan olmuş efendi vatandaşı test etti…
Hadi göster bakalım kıyağından taklayı,
Oynattı vatandaşı, egosunu mest etti!
Piri pakım diyenler, içyüzünü neşretti…
İnsana iftira günahtır beyim,
İtlere it demek mubahtır beyim,
Kalemim en güzel silahtır beyim,
….Kapılmışlar Ermeni’nin suyuna!
….Soyu bozuk olan çeker soyuna! ..
Yıl iki bin üç tü, Avrupalıydık
Hala giremedik söyle yalan mı?
Kaç pakete imza attık olmadı
Yardım göremedik söyle yalan mı? Ozan Hepgüler
Yıl iki bin üç’te öyle demiştik,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!