Bir köye düşünce Şeytan’ın yolu,
Şurada az nefes alayım demiş…
Güneşi kapatmış ağacın kolu,
Gölgede birazcık kalayım demiş…
Yaslamış sırtını ağaç köküne,
Yaratmak bizlere yakışmaz hâşâ,
Siz söyleyin şimdi biz de çalalım!
Çalınanlar bir kez giderse hoşa,
Siz söyleyin şimdi biz de çalalım!
Birkaç makarnayla oturduk başa,
Bana bakın bana, sayın efendi,
Havalar atmanın sırası değil!
Gırtlağa dayandı, sabır tükendi,
Mazluma çatmanın sırası değil!
İyi düşün önce gittiğin yolu,
Kul ne kadar güçlü sansa kendini,
Sineği havada görünce şaşar!
İlimle yoğrulup yense fendini,
Bakarsın onu da karınca aşar!
Kozaya girince böceğin yolu,
Sitemin kimedir ey insanoğlu?
İnsan kardeşine dargın gezer mi?
Hangisi yanlıştır, kimin ki doğru?
Bilen, kardeşine dargın gezer mi?
İstersen geçmişe bakınız önce,
Dinle de tarifi yapayım hemen,
Aslını bilmeze odur ki demem
Babasın bilmeden köpek beslemem,
Tercüme istersin: Piç’siniz, siz piç!
Kuş olsan kondurmam seni bu dala,
Ah çekip durursun gezdiğin yerde,
Kim düşürdü seni onulmaz derde,
Açılmazsa kalpte, gözdeki perde,
Derman olmayınca PİR olmaz insan…
Paylaşsan herkesle ekmeğin, aşın,
Başkasına kul olma,
El âleme malzeme.
Sen sadece kendin ol,
Özüne dön, özüne! ..
Öz olmadan dal olmaz,
Bıktım cahillikten, kaba sözlerden;
Bu kutlu dergâhta pişmeye geldim…
Nefsimi köreltip, yalan hazlardan;
Kavrulup narında pişmeye geldim…
Kurtulamadım şu iblisin ağında,
Selam olsun Göktürk’üme, Oğuz’a,
Selam Özbek, Türkmen, selam Kırgız’a,
Selam Alparslan’a, selam Yavuz’a,
Selam ataların ruhuna selam…
Selam Yunus’lara, Yesevi’lere,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!