Sevda oldu, ateş, buhar
Toy günümü dar eyledi
Yunus oldu, güneş, bahar
Yoktan beni var eyledi
Taş yürekte yanan kordum
Bir ömür gelip geçmiş, anlamadan hiçbir şey
Altmış yaşı devirmiş, misafirsin dünyada
Ağlıyorken sessizce, dudağında kızıl mey
Ecel gelir sinsice, yıkılırsın bir anda
Siz benim için için
Siz benim kimin için
Siz benim niçin
................. ağladığımı
......................... nerden bileceksiniz
Sevip sevmeleri ayıp sayarız
Adam dövmeleri görev sanırız
Biten sevgileri kayıp sayarız
Sayıp sövmeleri söylev sanırız
Gezip görmeleri bilmek sanırız
Acısız aşk, meyanesiz aş demek
İlahi meşk, kalbe dolan yaş demek
Karasevda yakışır mı hiç cana
Canansız köşk, bir harabe, taş demek
Karşı gelmek mi dediniz, sayın patron? İstirham ederim, ne haddimize
.................................................................................................................. efendim
Doymasa da karnımız, çalışırız merkep gibi, şükrederiz halimize
.................................................................................................................. efendim
Mutluluktan çalar, oynar, zıplarız, bakmayın siz hal-i pür melâlimize
.................................................................................................................. efendim
Hayat gizemli bir yol, önümüzde uzanan
Koşuyoruz habire, varmak için menzile
Ne bilen var ne çözen, kim olacak kazanan?
Çabalarken boş yere, bir el basacak zile
Müebbet mutsuzluğa hüküm giymişim
Gülmek, eğlenmek yasak bana
En çok da sevmek, sevilmek
Temyizi de yok üstelik
Çaresiz çekeceksin
İyi de
Ne zaman uyansam güne
İlk seni anımsarım
Sesini…
Nefesini…
Tutmak isterim, uzat ellerini
Nerdesin?
Kimse bilmez kimsenin, nedir alnında yazan
Kimine mevsim bahar, kimine gamlı hazan
Uzanır sonsuzluğa, ödüle konar bir gün
Düşünerek yarını, kabrini dünden kazan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!