Günler de, aylar da,yıllar da geçer,
Ecel şerbetini, bu can da içer.
Arkamda kalanlar,yasım tutmasın,
Arada bir ismim anılsın yeter.
Sonsuz karanlığa düşünce ruhum,
Önümde dağ dağ engebe,
Aşmam gerek, aşmam gerek.
Geceler, gündüze gebe,
Menzilde buluşmam gerek.
Rüzgarlar fısıldar durur,
Coşkun sular gibi gürleyip akan,
Delidolu hayat kaldı arkamda.
Nice hengameyi aşıp gelen ben,
Yorulmak, dinlenmek nedir bilmezdim.
Şimdi saniyeler yük oldu bana.
Saklıyor lambalar,ışıklarını.
Ruhumu kemiren törpü geceler.
Bu günü kaybettim bilmem yarını,
Anlamsız kalıyor bütün heceler.
Karanlık sağıldı indi her yere.
Gonca güller, açmış feryatta bülbül.
Gülün dikeninin derdinde gönül.
Dikensiz gül mü var sevda bağında?
Var ise, dalında öğünsün ogül.
O'nun kokusudur tenime sinen.
Ağacında dal olayım,
Peteğinde bal olayım,
Kurda, kuşa verme beni,
Tek kapında kul olayım.
İplik iplik yağan yağmur,
İğnene gergef olayım,
Sekerek bastığın toprak.
Fazla değil istediğim,
Dolaş üstümde yalın ayak.
Bahar rüzgarı olda es,
Fettan gözlerini, salma üstüme.
Dayanacak gücüm, kalmıyor inan.
Bir hançer saplanır sanki kalbime,
Öyle baygın baygın baktığın zaman.
Sırma saçlarını, çözde güzelim,
Sarılmış dağlara, ince ve uzun,
Bir renk yumağının ipleri gibi,
Açılır çiçeği ovada yolun,
Cennet bağlarının çiçeği gibi.
Ormanın koynuna giren şu dere,
Yangın yeri gibi yüreğim benim.
Her gün alev alev yanar tutuşur.
Üst üste yüklenir sıkıntım derdim,
Biri biter,bir başkası oluşur.
Bir gün bir okulun önünde çıkar,
Bütün çocukların bir araya geldiğimizde hep beraber şiirlerini tekrar tekrar okuyup seni sevgi,saygı,takdir ile anarak seni ne kadar özlediğimizi bir kez daha anlıyoruz. Sana hasretimizi anlatmaya kelimeler yetersiz kalır.Mekanın cennet olsun (cennette olduğuna inanıyorum) babacığım.
BABACIĞIM, SENİ ÇOK ÖZLÜYORUZ. RUHUN ŞAD, MEKANIN CENNET OLSUN, İNŞALLAH.