Bu şehrin hastası, delisiyim ben.
Mehmet'i, Ali'si, Veli'siyim ben.
Gez, adım başı sor, kime istersen.
Yediden yetmişe kölesiyim ben.
Dondurması olur il il gezerim.
Ahırdağ'larına bel verip durmuş.
Cennetten bir örnek yeri Maraş'ın
Çıkmış Engizek'e yaylalar kurmuş.
Karısı, kızanı, eri Maraş'ın.
Bahçesinde marul, yağlı dürülü.
Kutsal parçasıdır, Anadolu’nun,
Maraş, sevdalısı Allah yolunun.
Yetişti imdade aciz kulunun,
Melekler, saf saf, katar katardı.
Adı imam, ak sakallı bir gençti,
Hüdaya açılan eller Maraş’ta
Tufana eş olan seller, Maraş’ta
Tepeler, bayırlar, beller Maraş’ta,
Rükuya, secdeye erer gibidir.
Mescitler, camiler beyaz ve sıcak.
Karacaoğlan gibi düşüp yollara,
Şu Maraş ilini gezek seninle.
Mevlamın ihsanı neymiş kullara?
Defter açıp, bir bir yazak seninle.
Andırın'da Meryem Çil'e varalım.
Hiç eksilmesin pencerenden,
Güneş, saçlarına değsin her sabah.
Rüyaların kirlenmesin meleğim,
Eteklerine sıçramasın günah.
Dudaklarında açsın yapraklarını,
Bir kış akşamında rastladım ona,
Karanlığa ışık ışık düşüyordu kar,
Sıcaklığını duyordum avuçlarımda,
Beynimde patlıyordu yıldırımlar.
Bir kar tanesine yazılmış gerçek,
Ne desem neylesem.Ah! nasıl etsem?
Koca Maraş seni terk edip gitsem.
Elem desem, keder desem, gam desem,
Yakışır mı senin şanına Maraş?
Bacım gözyaşını kana çevirdi,
Yüreğimdeki tek sözcük,
Can yoldaşım,
Kadınım.
Seninle doluyum.
Seninle varım.
Kar yağar,
Ak aydınlığını, sağar gibi göklerin.
Nice mesajlar gelir karla birlikte,
Yırtar karanlığını gecenin.
Binlerce haber gelir gecenin içinden,
Bulutların buz tutmuş yelelerinde,
Bütün çocukların bir araya geldiğimizde hep beraber şiirlerini tekrar tekrar okuyup seni sevgi,saygı,takdir ile anarak seni ne kadar özlediğimizi bir kez daha anlıyoruz. Sana hasretimizi anlatmaya kelimeler yetersiz kalır.Mekanın cennet olsun (cennette olduğuna inanıyorum) babacığım.
BABACIĞIM, SENİ ÇOK ÖZLÜYORUZ. RUHUN ŞAD, MEKANIN CENNET OLSUN, İNŞALLAH.