Göğüsü delen kaçıncı mermi kaç mermi göğüsümü deldi
Kasıtlı atılan her kurşun kasıtlı gönlüme geldi
Ölümsüzlük direğinde sallanan bayrak
İpin kimin elinde inmezmisin hiç
Yorulmazmısın rüzgarda kayarak
Ölümü öldüreni düşünmezmisin hiç
Şanlı yansıman denizlere düşerken
Kalem tutar elim dilim fermanla
Sözler dolar gönül denen deryamla
İstanbul’da Çatalca’da doğmuşum
Bir medrese bir de şiir harmanla
Beni düzeltme, bırak da böyle,
Dertlerim ruhumda bir öz dile.
Gönlümde sevda, sitemle söyle,
Yaralar içimde, kanar da susar.
Sükûtu bilmem, sesim de çığlık,
Nedir derdin derlerse
Çığlık gibi hür derdim
Sükut gibi münzevi derdim
Benim derdim
Benim derdim
Her gece düşerim derde
Sebebim var yazdım perde
Gönlüm yanar közler yerde
Sorarım hep biter mi yar
Bir sebebim var yâr uzak
Gönlüne dokundum belki de nazla
Şiirle uzandım hasretle hazla
Dedim ki nedir bu hâlin biraz da
Yazdın bir kelime iç dolu tövbe
Bir sözle mi döndü gönlün bu yoldan
Ne vardır biliyor musun
Bilsen de ben bilmiyorum
Dudakların mıhlı tutmuş yosun
Sade bir af bekliyorum
Aklından geçer hatalarım biliyor muyum
Her yarının sabahı daha da karanlık
Güneşi perdeleyen var
Her bugünün akşamı daha da aydınlık
Gökyüzüne Yıldız serpen var
Dün bugün de anlam gereği aslında
Ezanları susturan darbeli günlerde
Kimler milletin şanına gem vurur
Darbeleri bastıran ezanlı günlerde
Sokaklara dökülen her neferde gurur
Bir çember ihanetten ak kor içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!