Toprakkale dedikleri
Sıladan çok uzak diyar
Aylar oldu buradayım
Olamadım hiç bahtiyar
Karşı dağdan geçen tren
Seni hayal edip, seni düşlemek,
Adını anmak mı, tövbe bir daha…
Yeniden böyle, bir hata işlemek,
Sözüne kanmak mı, tövbe bir daha…
Neler çektiğimi, anlayamazsın,
Tövbe ettim tövbe bu defa başka
Aynı hatalara düşmek yok artık
İlahi dediler düştüğüm aşka
Bir daha bu yoldan şaşmak yok artık
Secdeme misk olur cennet kokusu
Yurdu seven, Hakk’ı tutan,
Adaletli Tuncay Başkan…
Geceyi gündüze katan,
Dirayetli Tuncay Başkan…
Büyük Usta’nın izinde,
Asaleti tevellütten aşikâr,
Bakışı kılıçtan keskin Türk Kızı…
Asi gözlerinde şimşekler çakar,
Ata huzurunda miskin Türk Kızı…
Edeptendir öne eğer başını,
Gökkuşağı bakışını kıskanır,
Her renge bedelsin Turkuaz Gözlüm…
Tüm iklimler seni çok iyi tanır,
Goncasın, gazelsin Turkuaz Gözlüm…
Gözümün önünden gitmez hayalin,
Ben terk edilmiş bir aşığım burada
Beni bu hasretten alın turnalar
Kendimi harcadım hep bu uğurda
Derdime bir çare bulun turnalar
Gökyüzünde uçan kanaryalarla
Tutkulu bir gecenin
umutsuz sabahına doğan güneş,
mucizenin ilahi tınısını aksederken yüreğime
rengini hissettiğim tutkunun
bir türlü koyamadım adını...
Bu gün martın on sekizi Şehitleri Anma Günü,
Şahadet mertebesine erenlere selam olsun…
Onlara ölü demeyin kim demiş ki öldüğünü,
Vatanı için canını verenlere selam olsun…
Önce vatanım dediler ay yıldız inmesin diye,
Ne çabuk unuttun, verdiğin sözü,
Gittin de düşürdün, dillere beni…
Şu kara sevdanın, kör olsun gözü,
Rezil rüsva ettin, ellere beni…
Anlamadın beni, gözleri şehla,
Hocam elinize,yüreğinize sağlık. Çok güzel mısralar yazmışınız. Yeni çalışmalar bekliyoruz.